Ankara’nın bahar planı
Türkiye, uzunca bir süredir çok yönlü ve çok adresli terörle boğuşuyor. Bir yandan Güneydoğu’daki ilçe ve merkezlerde operasyonlar sürerken, diğer yandan 7 Haziran’dan bu yana IŞİD kanlı...
Türkiye, uzunca bir süredir çok yönlü ve çok adresli terörle boğuşuyor.
Bir yandan Güneydoğu’daki ilçe ve merkezlerde operasyonlar sürerken, diğer yandan 7 Haziran’dan bu yana IŞİD kanlı eylemlere imza atıyor.
Suruç’ta patlayan canlı bombanın yaşattığı acılar dağılmadan, Ankara’da cumhuriyet tarihinin en kanlı terör eylemi gerçekleştiriliyor.
Yaralar sarılamadan, örgüt, Sultanahmet’te hem can yakıcı hem de turizme darbe vurmayı hedefleyen yeni bir eyleme imza atıyor.
Sultanahmet saldırısında yaralananların tedavisi sürerken, cenazeler ülkelerine bile gönderilmeden yeni saldırı istihbaratları geliyor.
Aynı saatlerde TSK, PKK’nın yeniden tahkim etmeye çalıştığı Kuzey Irak’taki kamplarına hava harekâtı düzenliyor.
Bütün bunların altından kalkmak çok kolay değil.
Üstelik de Cizre, Silopi, Sur gibi ilçelerde sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar sürerken.
Asker çekilecek
Bu kaotik ortamda hem bölgedeki operasyonların ne kadar daha devam edeceği hem de operasyonlardan hemen sonra nasıl bir yol haritası izleneceğine dair Ankara’da somutlaşmış bir yol haritası var.
Gelen bilgiler, bu ay sonuna kadar yürüyecek süreçte asker-polis işbirliğiyle sürdürülen iç güvenlik harekâtının tamamlanma aşamasına geleceği, ancak bölgenin normalleşmeye hazırlanmasının bahara kadar süreceği yönünde.
Bu aşamada yapılacaklar konusunda üç nokta kritik önemde:
- Asker operasyonlar biter bitmez çekilecek ve operasyon bölgelerinde polis kalacak.
Kontrol noktaları ve karakollar
- Devlet açısından silah ve mühimmat sevkiyatını önlemenin tek yolu kontrol noktalarını artırıp yeni karakolları düzenlemek. “Aksi halde yapılan operasyon kalıcı olamaz” görüşü hakim. Bu nedenle belli illerde kritik bölgelere çok sayıda kontrol noktası konumlandırılacak. Polislerin görev alacağı, yeni kurulacak ya da takviye edilecek karakollar yoluyla da örgütün şehir yapılanmaları aracılığıyla yeniden alan hakimiyeti kurma çabaları baştan önlenecek.
- Örgütün şehir yapılanmalarının üslenme merkezleri haline gelen ve yıllardır çözülemeyen bir soruna dönüşen mahalleler, sokaklar, merkezler yeniden inşa edilecek. Bölge insanını da rahatlatacak bu planlamayla buralar, hem sosyolojik olarak rahatlatılacak hem de sivil halkın rahatsız olmayacağı, bu bölgelerin yeniden kriminalize edilemeyeceği şekilde yeniden yerleşime açılmış olacak.
Süreci uzatan EYP’ler
Bu üç ayrı başlığın açılımı, nasıl bir hareket tarzının uygulanacağı konusunda daha fikir verici.
Gelen son bilgiler, güvenlik güçlerinin Silopi’de kontrolü bütünüyle sağladığı yönünde.
Terör örgütünün pilot bölge seçtiği, bu nedenle diğer ilçelere oranla 8-10 kat daha fazla yığınak yaptığı Cizre’de de örgütün ana karargâhına girildiği belirtiliyor.
Terör örgütü mensuplarının halkın arasına karışarak kaçma eğilimlerinin daha yüksek olduğu kaydediliyor.
Bunlardan bir bölümünün yöredeki ailelerin çocukları olduğu, çatışmalar bittiği an normal yaşama dönmek için halkın arasına karışma eğilimini taşıdıkları ifade ediliyor.
Halkın desteği ve örgütle ilgili ihbarlardaki artış da Ankara’da memnuniyet yaratıyor.
Gelinen noktada temel sorunlardan birinin el yapımı patlayıcılar (EYP) olduğunun altı çiziliyor.
Örgütün, bazı yerlerde 15 metrekarelik bir alana beş ayrı EYP tuzakladığı, operasyonun uzamasına asıl bu tuzaklamaların neden olduğu vurgulanıyor.
İlk günden bu yana sivillerin zarar görmemesi konusunda uyarılan güvenlik güçlerinin EYP’leri tamamen temizlememesi durumunda bugüne kadar gösterilen emeğin boşa gidebileceği endişesi taşınıyor.
Operasyonlarda şu an yoğunlaşılan nokta, sokağa çıkma yasakları kalkınca halkın EYP’lerin hedefi haline gelmemesi için bunların bütünüyle ortadan kaldırılması.
Sokak sokak, ev ev taramalar yapılıyor.
Bu nedenle yasakların da parça parça kaldırılmasının gündemde olduğu belirtiliyor.
Kontrolün bütünüyle sağlandığı ve yaşamın normale dönmeye başladığı Silopi’de, hâlâ silah, mühimmat, amonyum nitrat ile güçlendirilmiş tuzaklı EYP’lerin bulunduğu, tonlarca çuval amonyum nitratın ele geçirildiği, rögarların içinde naylonla örtülmüş EYP’lerin elde edildiğine dikkat çekiliyor.