Başika iddialarına Ankara’nın yanıtları
Suriye’de Halep, El Bab, Menbic ve Rakka üzerindeki tartışmalar küresel ölçekte sürerken, Irak ve ülkenin en büyük ikinci kenti Musul’un DAEŞ’ten temizlenmesi için yapılacak operasyon gündemin ilk...
Suriye’de Halep, El Bab, Menbic ve Rakka üzerindeki tartışmalar küresel ölçekte sürerken, Irak ve ülkenin en büyük ikinci kenti Musul’un DAEŞ’ten temizlenmesi için yapılacak operasyon gündemin ilk sırasına oturdu.
ABD ve koalisyon güçlerinin Irak merkezi hükümeti ve kuzeydeki Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile bu ay içerisinde operasyona başlamayı tasarladığı biliniyor.
Türkiye de uzun bir süredir bu gelişmeleri yakından izliyor.
Türkiye, Başika’da Bağdat yönetiminin çağrısıyla kurulan askeri kampta uzun bir zamandır askeri eğitim veriyor.
Irak Meclisi’nin Musul operasyonundan hemen önce Türk askerini işgalci olarak niteleyerek Başika’dan çekilmesini istemesi tartışmaların fitilini ateşledi.
ABD makamları, bu çıkışa, kararın Irak Meclisi’ne ait olduğunu belirterek destek verdi.
Ankara ise Başika’da kalacağını kesin bir dille dünyaya ilan etti.
Başbakan Binali Yıldırım, dün, “PKK’ya karşı Irak merkezi yönetimi bugüne kadar hiçbir tedbir almazken, DEAŞ’la mücadele adı altında askeri unsurlar bulunurken, Türkiye’nin varlığına takılması abesle iştigaldir” mesajını verdi ve “Başika’dan Türk askerini çekmeyeceğiz” dedi.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Sözcüsü Safin Dizai de dün Bağdat yönetimine Türk askerinin Başika’ya Irak hükümetinin onayı ile yerleştiğini anımsattı.
Bu açıklama, Türkiye’nin Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin çağrısıyla da operasyona katkı verebileceği iddialarını destekler nitelikteydi.
‘Başika’da kalacağız’
Başika’da şu an 800 Türk askeri bulunuyor.
Daha önce bu sayı 1300 civarındaydı, ancak askerlerin bir bölümü Irak hükümetiyle daha önce yaşanan gerilimden sonra Bamerni’ye kaydırıldı.
Irak’ın kuzeyindeki toplam Türk askeri sayısı ise 2 bin civarında.
Irak merkezi hükümetinin Türkiye’ye yönelik iddialarına Ankara’da askeri ve sivil kanattan verilen yanıtları şöyle özetleyebilirim:
1- Türkiye mezhebi politika izleyerek, Başika’da sadece Sünnilere askeri eğitim veriyor iddiası: Ankara, bu iddiayı kesin olarak reddediyor. TSK bugüne kadar bölgede 2 bine yakın kişiyi eğitti. Eğitilenler arasında Ezidiler, Şii Araplar, Sünni Araplar ve peşmergeler var. Ankara, bu karma topluluğu Musul Gücü olarak nitelendiriyor. Bu isimlere verilen eğitimin, zamanın da geniş olmasından dolayı Suriye’de savaşan Özgür Suriye Ordusu’ndaki askerlerden çok daha iyi olduğu belirtiliyor.
2- Irak hükümetinin “Biz davet etmedik” iddiası: Bu iddiaya iki açıdan tepki gösteriliyor. Öncelikle Bağdat yönetiminin Başika için daha önce davette bulunduğu anımsatılıyor. İkinci olarak da kuzeyinde özerk devletin bulunduğu, örgütlerin cirit attığı ortamda Türkiye’nin tehditlere kayıtsız kalmasını beklenmesinin akıl dışı olduğu belirtiliyor.