‘Kırmızı çizgi’ kararlılığı
1 Kasım seçimine günler kala güncel siyasete odaklanan Türkiye’nin yanı başı her zamanki gibi hareketli.Rusya’nın silahlı güçleriyle dahil olduğu Suriye denkleminde çarpan etkileri görülüyor....
1 Kasım seçimine günler kala güncel siyasete odaklanan Türkiye’nin yanı başı her zamanki gibi hareketli.
Rusya’nın silahlı güçleriyle dahil olduğu Suriye denkleminde çarpan etkileri görülüyor.
Putin’in Esad yanlısı politikası, ABD’nin PYD’yi himayesi, Türkiye’nin ise Suriye’nin kuzeyinde Kürt hattı oluşturulmamasına yönelik hassasiyetinde pozisyonlar tahkim ediliyor. Elbette bölgedeki IŞİD varlığı ve muhalif güçlerle Esad rejiminin çatışmaları da.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yaptıkları açıklamalar, Türkiye’nin yakın zamanda hem PYD’yi hedef aldığını hem de Tel Abyad başta olmak üzere PYD’nin bölgedeki tutumunu sürdürmesi halinde Türkiye tarafından açık biçimde hedef alınabileceğini gösteriyor.
Bu açıklamaların altında yatan nedenleri Ankara’daki siyasi ve güvenlik kaynaklarından öğrenmeye çalıştım.
Kırmızı çizgiyi delme denemesi
Aldığım bilgilere göre, Davutoğlu’nun “vurduk” dediği PYD’ye yönelik silah kullanımı birden çok kere gerçekleşti.
Son olarak bundan iki hafta önce, Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye’nin kırmızı çizgi olarak nitelendirdiği Cerablus bölgesine Fırat Nehri üzerinden geçmeye çalışan PYD’lilere ait üç bot, tank toplarıyla vuruldu.