Yol ayrımları ve fırsatlar
Türkiye, 16 Nisan’da referandum için sandığa gidecek. Halkın önündeki seçenekler belli. Anketlerden anladığımız kadarıyla, kararsızlar da önemli ölçüde azalmış durumda. Milletin...
Türkiye, 16 Nisan’da referandum için sandığa gidecek.
Halkın önündeki seçenekler belli. Anketlerden anladığımız kadarıyla, kararsızlar da önemli ölçüde azalmış durumda.
Milletin yönetim sistemine karar vereceği referandumdan sonra artık devletin ve hükümetin önemli kararlar vereceği bir aşamaya geçeceğiz.
Türkiye’nin üç önemli başlıkta önemli kararlar vermesi, yeni politikalarla durumunu güncelleyerek yoluna devam etmesi gerekiyor.
Artık 15 Temmuz travmasının hesabının yargıya bırakılarak, kritik başlıklarda, kritik kararların alınması zamanı.
Başlıklardan biri Irak.
Kerkük İl Meclisi’nin, kentte Irak bayrağı ile birlikte Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin de bayrağının kullanılmasına yönelik kararından sonra bölgede tansiyon yükseldi.
Irak Parlamentosu’nun veto ettiği karardan sonra, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Kerkük Eyalet Meclisi’nden Kerkük’ün kendisine bağlanmasına yönelik referandum sürecini başlatma kararı aldı.
Referandumun 2018’te yapılabileceği belirtiliyor.
Irak hükümetinden, bölgesel kararlarla Kerkük’ün statüsünün değiştirilemeyeceğine yönelik itirazlar gelse de sahadaki durum bambaşka.
Türkiye de PKK’ya karşı işbirliği yaptığı, ekonomik anlamda birlikte hareket ettiği Barzani yönetiminin Kerkük tavrını onaylamıyor.
Kerkük’ün Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne bağlanması, Irak’ın kuzeyinde yeni bir devlet kurulabilmesinin ilk adımı niteliği de taşıyor.
Bir yandan Sincar bölgesinden PKK’nın çıkarılması konusunda Barzani’den harekete geçmesi talep edilirken, diğer yandan Barzani yönetiminin attığı adımlar var.
Ankara’nın kritik kararlarından biri Kerkük’ü odak alarak bu konuda bir tutum belirlemek olacak.