Tahminler revize edilmek içindir!

Bir ay önce “Finans devinden kupa tahmini” başlıklı yazıda önde gelen yatırım bankalarından Goldman Sachs’ın dünya kupasına ilişkin öngörülerinden bahsetmiştim. İşte o...

Bir ay önce “Finans devinden kupa tahmini” başlıklı yazıda önde gelen yatırım bankalarından Goldman Sachs’ın dünya kupasına ilişkin öngörülerinden bahsetmiştim. İşte o öngörülerin neredeyse hiçbiri tutmadı. Öngörü deyince öyle gelişigüzel yapılan tahminler aklınıza gelmesin. Hepsi en iyi okullardan mezun adamlar oturup, en gelişmiş bilgisayarlarda, en yeni tekniklerle bir model hazırlamışlar. Bu modele tüm takımların ve tüm oyuncuların özelliklerini yüklemişler. Model 2005 yılından bu yana yapılan tüm şampiyonları incelemiş; 200.000 farklı olasılık dikkate alınmış ve bir milyon farklı simülasyon yapılmış. Ve nihayetinde “Brezilya yüzde 18.5 olasılıkla dünya kupasını alır” sonucuna varılmış. Oysa Brezilya yarı finali bile göremedi. Üstelik Brezilya’nın 15 Temmuz’daki finali Almanya ile oynayacağını ve Almanları yenerek 6’ncı defa şampiyonluğa ulaşacağını öngörmüşler. Almanlar da çeyrek finalden ötesini göremediler. İngilizlerin çeyrek finalde Almanlara yenilerek eleneceği tahmini vardı, o da tutmadı. Tutmayan bir diğer tahmin Rusya’nın gruptan çıkamayacağıydı, oysa çıktı. Finale yükselen Hırvatistan ise olasılık sıralamasında yüzde 0.6 ile 20’nci sırada yer almış.
Büyük işlem hacmi

Kupa tahmini yapan tek kuruluş Goldman değildi. Finans devlerinden UBS’in modelinden ise Almanya çıkmıştı. Ardından Brezilya ve İspanya’ya yüksek şans tanınmıştı. Onlar da yanıldı. Peki, modellerin öngöremediğini işin uzmanları öngördü mü? Hayır; onlar da yanıldı. Mesela İtalyan futbol adamı Carlo Ancelotti. Bir futbol üstadıdır. Deneyimse deneyim; futbolcu olarak iki defa Dünya Kupası’nda oynamış. Teknik direktör olarak Avrupa Şampiyonlar Ligi’ni üç defa almış. Şu anda da Napoli’yi çalıştırıyor. Modeli falan yok, sadece deneyim, bilgi ve sezgiyle konuşuyor. Sormuşlar “Kupayı kim alır?” diye. “Öne çıkan 2 takım var,” demiş; “Brezilya ve Almanya”. Tek takım söylemesini istediklerinde ise “Brezilya” demiş.

Goldman ve UBS gibi bankalar benzer modellerle kurları, hisse senedi ile emtia fiyatlarını ve ekonomik büyüklükleri tahmin ediyorlar. İşlerinin önemli bir parçası bu. Bu tahminler içinde tutanlar olduğu gibi önemli bir kısmı da tutmuyor. Mesela petrol fiyatları konusunda önde gelen kuruluşların yıl başında yaptıkları tahminler mevcut fiyatın çok altında kaldı. BBVA’nın bu yıl için öngördüğü ortalama Brent varil fiyatı 65.9 dolardı. IMF’ninki 60.8 dolar. Dünya Bankası ise 59.5 dolar demiş. Oysa fiyatlar 75 dolar dolayında seyrediyor. Yıl ortalaması ise 70-75 arasında seyrediyor.

Dünyanın en büyük ve en donanımlı bankaları geleceği okuyamıyorlar. Okuyabilseydiler, Lehman Borthers gibi devler batmazdı. O zaman neden bu kuruluşların tahminlerine bu kadar önem atfediyoruz? Ediyoruz, çünkü piyasalarda işlem hacminin büyük bölümünü onlar gerçekleştiriyor. Onların kafasında ne olduğunu bilmeden piyasaları anlamak imkânsız.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Futbolcuları kim dolandırdı? 28 Kasım 2023 | 250 Okunma Daha güçlü Avrupa ve daha güçlü euro 14 Kasım 2023 | 88 Okunma Hava kirliliğine karşı ultra düşük emisyon 20 Aralık 2022 | 148 Okunma Davos acaba balon mu? 24 Mayıs 2022 | 208 Okunma Sürdürülebilir tarım ve teknoloji 17 Mayıs 2022 | 245 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar