Bu habercilik değil, düpedüz ahlaksızlık!
Aziz Yıldırım... Fenerbahçe'nin efsanevi başkanı... Benim için spor adamı olmasından öte hakiki bir dost, ağabeylerim kadar sevdiğim bir insandır...
Futbolla alakam sadece oğlumun Fenerbahçe fanatikliği ile bağlantılı olduğundan hiç tanımazdım kendisini.
Tanışıklığımız 3 Temmuz sonrası, cezaevinden çıktıktan sonra oldu.
Mehmet Ali Aydınlar ile ilgili yaşadığı bir polemik üzerine Aziz Başkan’ı bir hayli sert eleştiren bir yazı kaleme almıştım.
İşte o yazıyla ilgili serzenişlerini bildirmek için aramıştı beni ve tanışıklığımız da o gün başladı.
Epeyce bir zaman görüşmedik ama sonradan çok iyi ahbap olduk.
Bu ahbaplığımızın temelini attırtan da eşi Gonca Hanım olmuştur.
Bir davette karşılaşmıştık Aziz Başkan ve eşiyle. O hâlâ yazdığım yazıyla ilgili söylenip duruyordu. Eşi baktı ki benim kurtuluşum yok kocasının huylanmasından araya girdi ve “Yahu barışın artık! Kapatın o eski konuları. Güzel şeyler konuşalım” deyip barış çubuklarını yaktırmıştı Başkan’a.
Yani tabir-i caizse “İyi arkadaşlıklar kavgayla başlar” sözüne uygun bir dostluktur Aziz Başkan’la dostluğumuz.