Demek ki neymiş?
Siz deyin tevafuk... Ben diyeyim tesadüf... Her neyse ne ama bakın Allah'ın işine...
Bir grup Konyalı seyircinin Milli Marşlarını yuhalayarak protesto edilmesine üzülen Fransa İstanbul Başkonsolosu’na “Pardon Monsieur” dediğim için beni boydan boya fırçalayanlara derdimi anlatmak gayesiyle yazdığım yazının yayına girmesine birkaç saat kala İzlanda’da A Milli Takımımıza yapılan rezil muameleye dair haberler düştü gündeme.
Kimse kusura bakmasın ama…
Ha Konya’da Fransa Milli Marşı’na yapılan terbiyesizlik!
Ha İzlanda’da bizim milli takımımıza yapılan terbiyesizlik!
Aynı şey.
Elbette ki iki terbiyesizlik oranı eşit değil.
Çünkü Konya’da kontrol imkanı mümkün olmayan topluluğun ansızın gösterdiği reaksiyonun yarattığı ve bu ülkenin yöneticilerinin hiç de arzulamadığı, tasvip etmediği durumdan kaynaklı terbiyesizlikti…
Diğeri ise tamamen İzlanda Hükümeti’nin, polisinin, istihbaratının kontrolünde, gözleri önünde, bilgileri dahilinde yapılmış bilinçli terbiyesizlikti.