Suriyeli kadar taş düşsün kafama!
"Konu hassas. Kimseyle didişmeyeyim, tartışmadan, polemiğe girmeden yazıp analiz edeyim..." diyorum ama olmuyor!
Çünkü ne kadar halisane niyetlerle konuyu ele alıp irdeliyor olsam da...
Ya bu hassas konu üzerinden tribünlere oynayan birileri yazdıklarımı orasından burasından çekiştirip "Irkçılık yapıyorsun" bilmem ne diyerek saçma sapan kulplar takıyor şahsıma.
Ya da bu konudaki uyarılarımın gerçekte ne anlama geldiğini anlayamayanlar yazdıklarımla mevcut iktidara yağcılık yapmakla itham ediyor!
Konunun "Suriyeliler" olduğunu anladınız herhalde.
Geçtiğimiz hafta metroda yolculuk yaparken Suriyeli mendil satan küçük bir çocuğa gösterilen çirkin muameleyi kaleme aldım.
Ve bu olay üzerinden hem topluma hem de bizi yönetenlere...
Özellikle de bu konuda sorumluluk sahibi olanlara naçizane uyarılarda bulundum.
Tesadüf bu!
Benim o yazıyı kaleme aldığımın ertesi günü Kocaeli'nde okuldaki arkadaşları tarafından Suriyeli olduğu gerekçesi ile dışlandığı iddia edilen 9 yaşındaki çocuğun intihar ettiği haberi gündeme düştü.
Bir yazı daha kaleme alıp yine hem toplumu hem de yönetenleri konuyla ilgili hassasiyete davet ettim.