Her Belâ Kerbelâ!
Kerbelâ’da, şehadetlerinin Hicri 1384. ve Miladi 1343. yılında, İmam Hz. Hüseyin (r.a) Efendimizi ve kahraman direnişçi yarenlerini rahmetle, minnetle ve Fatihalarla anarken, zalim Yezid’i Sisi ve Esad vb. avenelerini de lanetle...
Kerbelâ’da, şehadetlerinin Hicri 1384. ve Miladi 1343. yılında, İmam Hz. Hüseyin (r.a) Efendimizi ve kahraman direnişçi yarenlerini rahmetle, minnetle ve Fatihalarla anarken, zalim Yezid’i Sisi ve Esad vb. avenelerini de lanetle anıyoruz!
“Sınav, zorluk, sıkıntı ve çile” manalarına gelen belâ, hepimizin dünya hayat okulundaki derslerimizden ve imtihanlarımızdandır!
“Dünya’da rahat olsaydı, doğarken ağlamazdık” sözü hayatımızın adeta özetidir!
Fakirlik, sefalet, açlık, hastalık nasıl bir belâ ise azdıran ve zulme döndüren mal ve makamlar da büyük bir belâdır! Yani İmtihan vesileleridir!
Sevgili Önderimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimiz’in muhtereme eşlerinden Ebu Süfyan’ın kızı Hz. Ummü Habibe (r.anha) Anamızın yeğeni olan Emevi Meliki Yezid, Emir’ül Mümin’inin olmayı tercih edeceğine mal ve makama kul olmayı tercih ederek, hem kendisini ve kıyamete kadar da Müslüman Ümmetini de fitne, tefrika ve ihtilaf belâsıyla yakmaya devam ediyor! Geçici makam hırsı ve hasedi yüzünden mel’un...