"Mühlet"
Evdeyken içine dönüyor insan. İçimizde ne çok ses, ne çok isim, ne çok hatıra, ne çok pişmanlık, ne çok kırık heves, gözyaşı, tebessüm, ağır taziyeler ile kıvançlı madalyalar yanyana asılı duruyor...
İçimiz ne kadar kalabalıkmış meğer. İçimizde meğer bir deniz saklıymış.
Kıssalar, benim gibi gözü gurbette olan bir anne için, bu ev günlerinde, hikmetli birer derse dönüşüyor. Yunus Peygamber’in kıssası mesela... O, içine düştüğü endişelerin ve pişmanlıkların macerasıyla anlatıldığı için belki de, peygamberler arasında bizlere en yakın olanı gibi duruyor...
Defaatle Hak’ka davet ettiği halde insanları, doğru yola getiremediğinden şikayet eden bir peygamber. Kimse ona inanmıyor, sözüne değer vermiyor, hatta onu incitmek için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar.