Doğum Söğüt’te mi yoksa Los Angeles’ta mı olsun?
Geçtiğimiz hafta Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök köşesinde önemli bir habere- yoruma yer verdi. Bu habere göre Diriliş Ertuğrul Dizisinin başrol oyuncusu Engin Altan Düzyatan’ın çocuğu...
Geçtiğimiz hafta Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök köşesinde önemli bir habere- yoruma yer verdi. Bu habere göre Diriliş Ertuğrul Dizisinin başrol oyuncusu Engin Altan Düzyatan’ın çocuğu ABD’de doğacak. Özkök, Engin Altan’ın, çocuğunun Amerikan vatandaşı olması için hanımını doğum yapmak üzere Los Angeles’a yolladığını duyurdu.
Özkök’ün ilgili yazısı şöyle: “Hayır yanlış anlamayın, “milli ve yerli” değerlerin şampiyonluğunu yapan dizinin kahramanının eşi çocuğunu Amerika’da mı doğurur gibi ilkel bir soru sormayacağım... Kendi kızıma ve torunuma yaptığım bir haksızlık yüzünden içim burkuldu. 1990’lı yılların sonuydu. Kızım Gülümsün hamileydi. Eşi Ercan’la doğumu Amerika’da yapmak için karar vermişlerdi. Ancak o günlerde Hürriyet ile Sabah arasında büyük bir kavga sürüp gidiyordu. Gülümsün’le Ercan’a “Şimdi bu Sabahçılar öğrenir, bize yüklenirler, sizi de çok üzerler” dedim” diyerek bir pişmanlığını dile getiriyor. Keşke torunum ABD’de doğsaydı diyor.
Bir taraftan da bizim mahalleye sizin kahramanınız var ya diyerek. Hamaset ve gerçek arasındaki farkı anlatmaya çalışıyor. Hani beğenmediğiniz ben bile ABD’ye yollamadım diyor. Peşinen şunu yazayım. Özkök’ün torununun burada doğmuş olması aldığı doğru kararlardan birisi hiç pişman olmasın. İstemeden de olsa doğru yapmış. Ama asıl üzerinde durulması gereken nokta. Hayatın gerçekleri ile dizi film kahramanlığı arasındaki çelişkidir.
Nereden başlasam ne desem bilemiyorum. Sana ne kardeşim özel yaşama karışma dedim. Yav dizi iyi bir dizi hatırına bari yazma dedim. Ama olmadı. İçim içimi yedi. Bir ülkenin kuruluşunu anlatan bir dizinin başkahramanı bu kadar duyarsız olamaz. Bu ülkenin neyine güvenmiyorsunuz. Daha dün 15 Temmuz şehitlerini andık. Tankın önüne yatan, kurşuna kafa uzatan bu ülke evlatlarını bir kez daha hatırladım.
Yav kardeşim bu topraklar şehit kanıyla yoğrulmuş topraklar. Çanakkale’de iki yüz elli bin şehidimiz var. Kurtuluş savaşında binlerce şehidimiz var. Terörle mücadele yapılırken yaklaşık 40 bin şehit verdik. Şehit vermeye de devam ediyoruz. Ama hamdolsun hiçbir zaman şehitler verdik diye korkmadık. Her dem yeniden doğarız diyerek bu topraklarda yeniden doğduk.