210 yıllık birikimi yok saymak, 142 yıl geriye dönmek
“Atatürk ilkelerine bağlı kalacağına” yemin eden sayın vekilim, durumun ciddiyetinin farkında mısın?”‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ ilkesiyle 23 Nisan 1920’de, TBMM’yi açan...
“Atatürk ilkelerine bağlı kalacağına” yemin eden sayın vekilim, durumun ciddiyetinin farkında mısın?”
16 Nisan 2017 referandumu öncesinde, 20 Şubat 2017’de SÖZCÜ’de “Cumhuriyetten Meşrutiyete Dönüş-Padişahın Bile Daha Az Yetkisi Vardı” başlıklı bir yazı yazmıştım. Bugün, herkes üç maymunu oynasa da gerçek şu ki, 24 Haziran 2018 seçimleri sonunda Türkiye, resmen cumhuriyetten meşrutiyete; bir anlamda anayasalı, parlamentolu padişahlığa, yani 142 yıl geriye döndü. Dahası, siyasal tarihimizde 1808 Sened-i İttifak’tan beri devam eden “tek adamı” sınırlandırmaya yönelik 210 yıllık demokratik akış –II. Abdülhamit’in 1878-1908 arasındaki 30 yıllık istibdat döneminden sonra– ikinci kez tersine çevrildi.