Felaket içinde felaket yaşamak bizimkisi…

Her felakette olduğu gibi… Yine müthiş bir bilgi kirliliği. Yine her duyduğunu anında yayma şuursuzluğu! Her kafadan başka ses. Çoğu insan iyi niyetli bir çabayla, tüm heyecanıyla yapıyor bunu elbette ama...

Her felakette olduğu gibi… Yine müthiş bir bilgi kirliliği. Yine her duyduğunu anında yayma şuursuzluğu! Her kafadan başka ses. Çoğu insan iyi niyetli bir çabayla, tüm heyecanıyla yapıyor bunu elbette ama yapmayın işte! Yangınlar başlar başlamaz, ‘PKK’nın parmağı’ dediler ama şu anda yetkililer bile araştırıyor, net bilgi değil bu. ‘Drone’larla ateş yolluyor, yangın çıkarıyorlar’ dediler, bunların da eski görüntüler olduğu ortaya çıktı. İnanmayanlar ‘Bu kadar ayrı nokta aynı anda yanar mı?’ dedi; uzmanlar ısrarla ‘kuraklık ve nemin olmaması ile mümkündür, bakın bütün dünya yanıyor’ diyor.

NASA haritası var ortada, ona bile inanmıyorlar! Bütün bu kirli bilgilerin içinde tek gerçek olan bilgi şu ki... Orman yangınlarına karşı yeterli donanıma sahip değiliz, sorumsuz sorumlularla çevriliyiz. İşte bu net bilgi, yayalım! Ne yangın helikopteri, ne yangın uçağımız yeterli... Yangına karşı teyakkuza geçmesi gereken THK (Türk Hava Kurumu) Başkanı da, telefona çıkıp yardım için arayanlara “Yarın sabah arayın” diyen şahıs da dahil bütün ekibin derhal istifa etmesi gerekirken bu bile olmuyor bu ülkede!

Peki hiçbir kuruma artık bir damla güveni kalmayan vatandaşın nereye bağış yapacağı konusunda öylece kalakalması? Biz nasıl bir ülkeyiz ki, hiçbir felakette yardımlar, kurtarma çalışmaları olması gerektiği gibi olmuyor, spekülasyonsuz, kurallara yönetmeliklere göre yürütülmüyor, güven duyulmuyor. Hep Allah’a emanet! Her yangında her depremde aynı şey. Felaketin içinde felaket yaşamak dedikleri bu herhalde.

PEKİ NE YAPMALIYIZ?

Öncelikle sakin olmalıyız. Gaza gelmemeli, sosyal medyada dolaşan her bilgiye itibar etmemeli, yaymamalıyız. Okuduğumuz her şeyi paylaşmak yerine işin uzmanlarını takip etmeliyiz. Mesela Hacettepe Üniversitesi Profesörü Dr. Çağatay Tavşanoğlu. Çok deneyimli bir yangın ekoloğu ve 13 kişilik uzman bir ekibi var. Onu okuyun, yangınların nasıl bir doğal süreç olduğunu öğrenin.

“Yangından sonra ağaç dikmeye çalışmak yanlış, doğanın bu alanı geri alması için zaman bırakmıyoruz” diye bir gerçek var mesela. Ağaçlandırma bir sürü insan müdahalesi içeriyor; ağaçlar sökülüyor, alan temizleniyor, dozer düzenliyor. Tek tip fidan dikip biyoçeşitliliği bitiriyoruz. Uzmanlar diyor bunları. Ne yapmalı peki? Doğa Derneği ve TEMA Vakfı’nın yayınlarını izleyin. Neyi ne zaman yapacağını bilmek de, yangınları söndürmek kadar önemli. Bilinçli ve aklıselim şekilde hareket edelim lütfen.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Putin 'Beni niye sevmedin' diyen toksik sevgili gibi... 27 Şubat 2022 | 102 Okunma Namuslu görünmek kimlere kaldı? 20 Şubat 2022 | 159 Okunma 2. Yeditepe Bienali tarihi mahzende 17 Şubat 2022 | 159 Okunma Türkiye'nin en büyük buz pateni pisti açıldı 13 Şubat 2022 | 188 Okunma Hikikomori salgını var, cümleten geçmiş olsun... 10 Şubat 2022 | 135 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar