Gerçekten yetti artık şu duyar kasmalarınız
Siyasetçilere ve hukukçulara sesleniyorum: Hakikaten yeter! Bu kaçıncı erkek şiddeti? Bu kaçıncı vahşet? Her seferinde daha acısı, daha beteri yaşanıyor. Bu kez kurban Emine Bulut. Boşandığı erkek...
Siyasetçilere ve hukukçulara sesleniyorum: Hakikaten yeter! Bu kaçıncı erkek şiddeti? Bu kaçıncı vahşet? Her seferinde daha acısı, daha beteri yaşanıyor. Bu kez kurban Emine Bulut. Boşandığı erkek tarafından kızının önünde bıçaklanarak öldürüldü. “Anne lütfen ölme” diye ağlayan kızının önünde, kanlar içinde feryat ederek.
O videodaki görüntüyü bir film ya da dizi sahnesine koysan; “Bu kadar ajitasyon olur mu, bu kadar vahşet olur mu, RTÜK göreve” diye bas bas bağırır bir sürü insan...
Ama gerçekti. Gerçekten oldu. Hadi biz, yapacak şeyimiz olmadığı için yazdık, çizdik, isyan ettik, içimizi döktük de…
Size ne oluyor yasa yapanlar? Meclis’teki, adalet saraylarındaki beyler bayanlar? Neyin duyarıdır bu, hayırdır? Yasa yapmadınız, eğitmediniz, korumadınız, cezalandırmadınız..
Şimdi hiç utanmadan “Boğazımız düğümleniyor, nefes alamıyoruz” diye tweetler atıyorsunuz! İyi misiniz siz ya? Konu siz değilsiniz ki! Bize ne sizin ne hissettiğinizden?
Kimse sizin beş para etmez duyar kasmalarınızı, ağlak hezeyanlarınızı istemiyor! Biz artık elinizi taşın altına koyun, bir şeyler yapın istiyoruz. İstanbul Sözleşmesi’ni uygulayın istiyoruz mesela, yargı kararlarıyla mücadele edin istiyoruz. İyi niyet, tahrik indirimi gibi sulandırılmış gerekçeleri ortadan kaldırın istiyoruz.