Bu artık komedi
1980’ler- 1990’lar… Ankara gazetecilik yıllarımda… Seyfi Öztürk, İsmet Sezgin, Sadettin Bilgiç, Oğuz Aygün, Talat Asal gibi çok politikacı ile sık buluşup siyasal gelişmeler hakkında...
1980’ler- 1990’lar…
Ankara gazetecilik yıllarımda…
Seyfi Öztürk, İsmet Sezgin, Sadettin Bilgiç, Oğuz Aygün, Talat Asal gibi çok politikacı ile sık buluşup siyasal gelişmeler hakkında görüşlerini alırdım. Örneğin…
Her bakanlar kurulu açıklandığında “kim hangi sermaye grubunu temsil ediyor” öğrenirdim! Sonra, o bakanın açıklamalarını o gözle takip ederdim.
Milli sermaye grubunun temsilcisi bakanlar, zamanla yerlerini küresel finans şirketlerinin “temsilcilerine” bıraktı.
Bunu anımsamamın sebebi; ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in “döviz borçlarını yönetemiyoruz” sözlerine Erdoğan’ın sert çıkışı oldu: “Ülkenin bu psikolojik üstünlüğünü, uluslararası camiaya vermesi gereken arkadaşlar bu tür yanlışı yaparlarsa affedilir yanı olamaz.”
Erdoğan hep böyle diyor! Ama sanki Mehmet Şimşek’in dokunulmazlığı var; koltuğundan alınamıyor!
Bir dönem Mehmet Şimşek’in koltuğunda oturan eski bakan Ufuk Söylemez dün Aydınlık’ta, “Erdoğan’ın tepkisi geç değil mi” başlıklı yazısında geçmiş yazılarını anımsattı:
“Türk Hazinesi’nin başına bakan olarak getirilen Sayın Mehmet Şimşek’in aynı zamanda İngiliz vatandaşı olduğu ortaya çıktı. (…) Sayın Mehmet Şimşek Türkiye’de kritik ve sorumluluk gerektirecek hiçbir ekonomi üst düzey yöneticiliği tecrübesine sahip değildir. ABD elçiliğinde görev yapmış, daha sonra Merrill Lynch isimli uluslararası yatırım bankasında çalışmıştır. Bu nitelikleri, Türk Hazinesi’nin başına Bakan olarak getirilmesi için yeterli gören AKP iktidarı aynı zamanda İngiliz vatandaşı olan bir Bakanı herhalde Cumh...