Hâlâ anlamıyorlar
Konuya bambaşka yerden başlayacağım. Önce sizinle paylaşacaklarım var: Başta Mustafa Kemal olmak üzere II. Abdülhamit kuşağı, saltanat ve halifeliği neden kaldırdı?
Neden Cumhuriyet’e ihtiyaç duydular?
Neden alfabeden kadın haklarına kadar devrimlere ihtiyaç duydular?
Hayat dayattı çünkü!
Tarihsel süreç dayattı çünkü! Beklentileri karşılayamayan imparatorluk dönemi 20’nci yüzyıl başında sona erdi; Rus Çarlığı, Avusturya-Macaristan, Prusya, Osmanlı… (Keza: Kimi kağıt üstünde varlığını sürdüren krallıklar ise dört duvar arasına/saraylara “hapsedilip” etkisizleştirildi.)
Sonuçta: Ayrıcalığa dayalı saraylar devri tüm köhnemiş kurumlarıyla birlikte çöktü. Tarih sahnesine -kadınlar dahil- yurttaşlar çıktı; dünya bir kez daha yeniden inşa edilmeye başladı:
– Rusya’da işçi sınıfı Sovyetler Birliği’ni-sosyalizmi iktidara taşıdı.
– Almanya’da parlamenter sistem- serbest seçimler Üçüncü Reich’ı- faşizmi yönetime getirdi.
Peki ya Türkiye?
Aydınlanmacı-halkçı-bağımsızlıkçı “tek adam”, ne sosyalizme ne de faşizme yöneldi. Çok partili hayat denemeleri iki kez başarısızlıkla sonuçlandı.