Kabine notları
Y’ardakçı yandaşlığı o hale getirdi ki… Erdoğan’a -Osmanlı padişahlarının tahta geçme töreni- “cülus” yapılmasını istedi! Başardı. Kılıç...
Y’ardakçı yandaşlığı o hale getirdi ki…
Erdoğan’a -Osmanlı padişahlarının tahta geçme töreni- “cülus” yapılmasını istedi!
Başardı. Kılıç kuşanma hariç yapıldı da…
İyi de…
“Geleneğimiz” dediğiniz aslında Doğu Roma/Bizans’ın “donatium” töreni!
Şekille/biçimle uğraşmayı çok seviyoruz!
Varlığı, şekle/dış görünüme göre değerlendiriyoruz!
“Gardrop Atatürkçülükten” “Gardrop Müslümanlığa” kadar kutuplaşmaların kökeni bu yüzeysel popüler tutumlarda değil mi?
Kültürel toplumsal parçalanma y’ardakçı’nın umurunda bile değil; ateşe barutla gidiyor! Erdoğan’ın saray-uçak davetini artırma peşinde, eski “amiral” gazetesine dönme uğraşısı içinde. Böylesine basit çıkarları için kalem “oynatıp” duruyor. Yazık…
Oysa…
Erdoğan ile başlayan “yeni dönemi” salt kültürel kodlar üzerinden değerlendirmek yanıltıcı olur. Ağır bir ekonomik krizle karşı karşıyayız. Faturasını parti-fikir farkı gözetmeksizin hepimiz ödeyeceğiz.
Kimin “reçetesi” bize yutturulacak? Mesela…
Hazine ve maliyenin başına Berat Albayrak’ın getirilmesi nasıl yorumlanmalı?
Aslında… Bu sorunun yanıtı ekonomiye kimin “gözlüğüyle” baktığınızla ilgilidir. IMF-Dünya Bankası-Dünya Ticaret Örgütü/Batı gözlüğüyle bakarsanız; bu atama kötüdür! Bu bakış size hep Ali Babacanların ve Mehmet Şimşeklerin “iyi” olduğunu kabul ettirecektir! Keza… Bu bakış açısı son seçimde -cumhurbaşkanı adayı olarak- karşımıza Abdullah Gül’ü çıkarmadı mı?
Politik ayrışmalar, “nasıl bir ekonomik düzen” istediğinizle ilgilidir.
Seçtiğiniz ve hizmet beklediğiniz iktidar, nasıl bir ekonomik politika uygulayacak?
İşte… Yeni kabineyi bu bilinçle ele almak gerekiyor.
Örneğin…