Para öldü!
Sanırım… Bayram sohbetlerinin ana konusu ekonomi-döviz idi. Nereye gitsem aynı soruya muhatap oldum: – “Ne olacak bu ekonominin hali?” – “Dolar-Euro daha yükselecek mi, düşecek mi?”Pek yanıt verdim...
Sanırım…
Bayram sohbetlerinin ana konusu ekonomi-döviz idi.
Nereye gitsem aynı soruya muhatap oldum:
– “Ne olacak bu ekonominin hali?”
– “Dolar-Euro daha yükselecek mi, düşecek mi?”
Pek yanıt verdim sayılmaz; bilinenleri sadece tekrarladım.
İnsanların döviz üzerinden para kazanma hırsından hoşlanmıyorum. Ve aslında kazandıklarını da sanmıyorum. Şöyle:
Davranışsal psikolojinin önde gelen teorisyeni Daniel Kahneman, 2002 Nobel Ekonomi Ödülü’nü aldı. Diyor ki, psikolojinin ekonomide kullanılmasını engelleyen uygulamasıdır. Bunu yaptığı deneyle ortaya çıkardı:
Deneklere yüzde 100 garantili 3 dolar veya yüzde 80 garantili 4 dolar kazanma opsiyonu sundu. Çoğunluk ilk seçeneği tercih etti. Halbuki basit bir çarpma işlemi ikinci opsiyonun getiri beklentisinin (3.2 dolar) birincisinden (3 dolar) yüksek olduğunu gösteriyor. Yani bu şunu gösteriyor:
İnsanlar günlük yaşamlarında beklenilen getirisi yüksek olmasına rağmen riski tercih etmiyor!
Şaşırtıcı değil… Ne demiş atalarımız: Aza kanaat etmeyen, çoğu hiç bulamaz! Bu kültürde yetişenler “döviz avcılığı” peşinde koşturuyor! Neyse. Meselem başka…
Bayram sürecinde kafamda başka sorularım vardı: Herkes dövizi merak ederken şu sorunun yanıtını bulmaya çalıştım:
– “Uluslararası para sisteminin geleceği ne olacak?”
Sahiden…
Denildiği gibi 2030 yılına kadar küresel ekonomi altüst mü olacak?
Acil Servis’te makinelere bağlı yaşamını sürdüren kağıt paraya dayalı iktisadi sistem ölecek mi? Üzerinde düşünmemiz şart…
Floransa’da 14’üncü yüzyılda talep halinde altını geri vermek üzere -daha kullanışlı– kağıt banknotu devreye sokuldu.
Ama zamanla alt...