Moda artık kusura bakmıyor!
Pandemide sığındığımız rahat ev ortamı, sokakların ‘yeni normali’ olmaya başladı. Gecelik rahatlığındaki kıyafetler, günlük yaşamın bir parçası haline gelirken cinsiyetsizlik ve...
Pandemide sığındığımız rahat ev ortamı, sokakların ‘yeni normali’ olmaya başladı. Gecelik rahatlığındaki kıyafetler, günlük yaşamın bir parçası haline gelirken cinsiyetsizlik ve zamansızlık modaya yön veriyorKadın hazır giyim markası Rivus’un yaratıcısı Dicle İpek Öztaşkın, “Pandemi modada tsunami etkisi yarattı’’ diyor.Evde olan insanın doğal olarak kendi içine döndüğüne dikkat çeken Öztaşkın şöyle devam ediyor: “Sade ve basit ev yaşamına dönüş başladı. Moda da bu noktada evrildi. ‘Streetwear’ akımı vardı. Şimdi ‘Homewear’, ‘Sadwear’, ‘Hate-wear’ akımları doğdu. Rahat koleksiyonlar, doğal elyaf iplikten üretilmiş ürünler patlama yaptı. Herkes koleksiyonlarına spor, casual, zamansız ve sezonsuz ürünler tasarlayıp, koymaya başladı.’’Tişörtler konuşuyor Bu noktada yeni kavramların ortaya çıktığını belirten Öztaşkın, ‘Sadwear’ kavramına dikkat çekiyor. Üzgün ve güvensizken tercih ettiğimiz kıyafetlere büyük bir ilgi olduğunu söylüyor… Ekliyor: ‘’Pijamalar, eşofmanlar, sweatshirtler, tshirtler gibi daha konforlu kıyafetler tercih edilir oldu.’’ Dikkat çektiği bir diğer akım ise ‘hate-wear’. Bu akımda tişörtlerin üstünde protest sözler, simgeler var. Ne giyileceğine...