Ulvi Bey’in anlamsız tripleri!
Sosyal medya hesapları üzerinden, kendisi gibi düşünmeyen tiyatrocular hakkında yakışıksız cümleleriyle son günlerde adından söz ettiren tiyatrocu Ulvi Alacakaptan’a tepkiler giderek büyüyor.Üstün...
Sosyal medya hesapları üzerinden, kendisi gibi düşünmeyen tiyatrocular hakkında yakışıksız cümleleriyle son günlerde adından söz ettiren tiyatrocu Ulvi Alacakaptan’a tepkiler giderek büyüyor.
Üstün İnanç, Hüseyin Goncagül, İsmail Yeşilbağ, Ahmet Yenilmez, Ahmet Fadıl Güç, Birol Cürgül, Asalet Durmuş, Sadi Beyazıt, Mehmet Fatih Koç, Sedat Baş, Ahmet Yeşilbağ, Kerem Yılmaz, Yasin Çetin, Erkay Yavuz, Osman Doğan, Zekeriya Eruzun, Fatih Kılıç, Ömür Gökhan Daldık, Erdem Erdoğan, Hale Canat Cürgül, İsmail Yağcı, İsmail Hakkı Hafız, Sevim Canat’tan oluşan tiyatrocular ve tiyatrocu yakınları, kendileri hakkında mesnetsiz ve haksız iddialarda bulunan Ulvi Alacakaptan’la tüm ilişkilerini kestiklerini duyurdular.
Ulvi Alacakaptan’ın, özellikle eski ortağı merhum Hasan Nail Canat’ın kızı Hale Canat Cürgül ve damadı Birol Cürgül hakkında, sosyal medya hesabından nezaketten uzak paylaşımlar yapması, Hasan Nail Canat sevenlerini de üzdü.
Hasan Nail Canat’la ortaklığını ayırdıktan sonra zaman zaman onun arkasından olumsuz sözler sarf etmesinin yakışık almadığını söyleyen Yerelden Evrensele Sanatçılar Birliği, Alacakaptan’ın tatsız tavırlarından artık bıktıklarını ve onunla aynı ortamda bulunmak istemediklerini açıkladı. Hatta o kadar ki, “Biz ölünce Ulvi Alacakaptan, cenazemize gelmesin, gelirse de alınmasın” demeye kadar götürdüler. Zira Ulvi Alacakaptan, bu açıklamadan kısa bir süre önce sosyal medya hesabından, “Ben ölürsem cenazeme gelmesinler” cümlesini kullanmıştı.
Konuyla hiçbir alakam olmadığı halde, benimle bile facebook sayfamda tartışmaya giren Ulvi Alacakaptan’ın, bozuk Türkçeyle kurduğu cümleleri anlamaktan öylesine yoruluyorum ki, artık onun paylaşımlarını okuma gereği bile duymuyorum.
Kendisi gibi ekmeğini tiyatrodan kazanan, milli ve manevi değerleri ön plâna çıkaran tiyatroculara laf atan, onları küçük gören ve hatta aşağılayan bir Ulvi Alacakaptan, kendi oynadığı oyunu izlemeye gelmeye vakit bulamayan belediye başkanlarını bile, oyun sonunda sahnede eleştirmek gibi bir tavır içine dahi girebilmiştir. Bunu da övünerek yazıp çizmektedir.