Medeniyet kılıfına sokulmuş bir deniyet: Faizq
Ahmet Bey: “Ribanın haram oluşu, günahı ve ribadan kurtulma yolları konularında Risale-i Nur’da neler zikredilmektedir?”BİR KUZU POSTU, BİR KURT Asrımız medeniyetinin inatla koruduğu, savunduğu ve...
Ahmet Bey: “Ribanın haram oluşu, günahı ve ribadan kurtulma yolları konularında Risale-i Nur’da neler zikredilmektedir?”
BİR KUZU POSTU, BİR KURT
Asrımız medeniyetinin inatla koruduğu, savunduğu ve kurumsallaştırdığı haramlardan birisi ribadır, yani faizdir.
Faiz bir üretme ve kazanma aracı değil; bir çalma, gasp etme ve kul hakkı yeme mekanizmasıdır.
Medeniyet kılıfına sokulmuş bir deniyettir.
Kuzu postuna bürünmüş bir kurttur, bir çakaldır, bir ayıdır.
Mimsiz medeniyetin kiridir, arsızlığıdır, isyanıdır, günahıdır.
Eskiden baronların ve para babalarının uyguladığı bu kirli çark, günümüz medeniyetinde bankaların önemli bir kazanç kapısıdır.
Yoksa İslâmiyet işe, san’ata, ticarete, üretmeye ve kazanmaya elbette karşı değildir.
FAİZ ÂYETLERİ
Kur’ân faizi kesin bir dil ile kınamış ve yasaklamıştır. Buyuruyor ki:
*“Faiz yiyen kimseler, kıyamet gününde kabirlerinden şeytan çarpmış kimselerin kalkışı gibi kalkarlar. Bunun sebebi, onların, “Alış veriş de faiz gibidir.” Demeleridir. Hâlbuki Allah alış verişi helâl, faizi ise haram kıldı.”1
*“Allah faizin bereketini giderip onu mahveder. Sadâkası verilen malı ise ziyadeleştirir. Allah faizi helâl sayan o kâfirlerden ve haram işleyen o günahkârlardan hiçbirini sevmez.” 2