Salebe’nin zekâtı neden kabul edilmedi?
Hasan Bey: “Salebe hadisinde anlatılanlar sahih midir? Allah tövbe edenin tövbesini kabul ettiği halde Salebe’yi neden affetmedi?”Sa’lebe Zekâtı Taberi, Kurtubi, Vahidi, Elmalılı1 gibi müfessirler Tevbe Sûresi’nin...
Hasan Bey: “Salebe hadisinde anlatılanlar sahih midir? Allah tövbe edenin tövbesini kabul ettiği halde Salebe’yi neden affetmedi?”
Sa’lebe Zekâtı
Taberi, Kurtubi, Vahidi, Elmalılı1 gibi müfessirler Tevbe Sûresi’nin 75–77. Âyetlerinin nüzul sebebi olarak bir olay zikrederler.
Söz konusu âyetler şunlardır: “İçlerinden, “Eğer Allah bize lütuf ve kereminden verirse, mutlaka bol bol sadâka veririz ve mutlaka salihlerden oluruz” diye Allah’a söz verenler de vardır. Fakat Allah, lütuf ve kereminden onlara verince, onda cimrilik ettiler ve yüz çevirerek dönüp gittiler. Allah’a verdikleri sözü tutmadıkları ve yalan söyledikleri için O da kalplerine, kendisiyle karşılaşacakları güne kadar (sürecek) bir nifak soktu.”2
Hadise şudur: Sa’lebe bin Hatip adlı kişi Medine’de Peygamber Efendimiz’den (asm) zengin olmak için duâ istiyor. Peygamber Efendimiz (asm) ise kendisini “Şükrünü eda edeceğin az mal şükrünü eda edemeyeceğin çok maldan hayırlıdır.” diyerek şükre dâvet ediyor. Fakat Sa’lebe hiç durmadan aynı isteği tekrarlayınca Peygamber Efendimiz (asm) Sa’lebe’ye duâ ediyor.
Rivayete göre Sa’lebe koyun alıyor. Derken koyunları doğurmaya, çoğalmaya, böcekler gibi üremeye başlıyor. Medine topraklarına sığamaz olunca, koyunlarını vadiye taşıyor. Önce cemaati terk ediyor, sonra namazı… Derken zekât emri geldiğinde “Bu cizyeye benziyor. Bir düşüneyim.” diyor ve zekât vermiyor.
Ardından bir akrabası kendisi hakkında âyet indiğini haber vererek zekât emrinin kesin bir emir olduğunu, cizye olmadığını, yanlışını telâfi etmesi gerektiğini söyleyince pişman oluyor ve Peygamber Efendimiz’e (asm) zekâtını götürüyor.
Fakat Peygamber Efendimiz (asm) “Allah beni senin zekâtını almaktan men eyledi.” buyurarak zekâtını almıyor.