24 Haziran'ı görebilecek miyiz?
Nice zamandır gerek siyaset dünyasında gerekse çevremde yaşanan olayları dikkatle izliyor, olan bitenleri anlamaya çalışıyorum. Gördüğüm hiçbir şey bana normal gelmiyor. ...
Nice zamandır gerek siyaset dünyasında gerekse çevremde yaşanan olayları dikkatle izliyor, olan bitenleri anlamaya çalışıyorum. Gördüğüm hiçbir şey bana normal gelmiyor.
Baştan başlayarak anlatayım.
Bir önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Hepimiz evimizin içini düzene koymamız gerekir. Bunu koymadığımız süre içerisinde, gün gelir ya insanlar ayaklanır veya dış müdahale kaçınılmaz hâle gelir" diyerek ayaklanma olabileceğinin sinyalini verdi.
Hemen ardından Temel Karamollaoğlu sahne aldı:
"Eğer siz baskıyı arttırırsanız hiç tereddüdünüz olmasın, bir kalkışma meydana gelir müsebbibi de siz olursunuz" dedi.
CHP'liler bu tehdidi neredeyse her gün savuruyor. Savurmakla kalmadılar, referandumun yıl dönümünde Türkiye genelinde oturma eylemi başlattılar.
Devlet dairelerinde işler tuhaf bir şekilde eski usule döndü. “Bugün git, yarın gel” demeler, vatandaşı isyan noktasına getirecek işler yapılmaya başlandı.
Ekonomi deseniz, döviz anlamsız bir şekilde almış başını gidiyor. Dövize endeksli olan benzin ve motorin fiyatları tavan yapmış durumda.
Uluslararası derecelendirme kuruluşları, Yunanistan gibi batık bir ülkeyi bile iyi gösterirken, Türkiye'nin notunu kırıyor.
Yunanistan demişken...