Bira fabrikamız yok iken otomobile ne gerek var?
Türkiye ilk yerli otomobili olan Devrim'i üretmek için hazırlıklara başladığında dönemin Cumhuriyet gazetesi yazarı Mazhar Kunt şunları yazmıştı:
"Biz senelerdir içecek bira bulamıyoruz. İki bira fabrikası kurmak bunların aklına gelmez. Tutturmuşlar otomobil yapmaya karar vermişler..."
Yerli otomobil Devrim'in yapılışını engelleyenlerin güncellenmiş hâlleri bugün de varlığını sürdürüyor.
Örnek isterseniz size ilk etapta Kemal Kılıçdaroğlu, Temel Karamollaoğlu ve Meral Akşener üçlüsünü sayabilirim.
Son dönemlerde yaptıkları açıklamalara bakıyorum, "Allah bunlardan almış" diyorum. Aklı almış, mantığı almış, yerli ve millî duyguyu almış.
Düne kadar, "Hastane yapıyorsun da hasta mı var kardeşim?" diyen, "Havaalanı yapıyorsun da uçuracak uçağın mı var?" diyen, "Bu kadar yol yapıyorsun da arabaları nereden bulacaksın. Hadi arabaları buldun, o araçların yakıt deposunu neyle dolduracaksın?" diye tuhaf sorular soran ve son olarak, "S-400'ü boşuna alıyoruz. Bize kim saldıracak ki?" şeklinde bir cümle dahi kuran Kemal Kılıçdaroğlu ne diyor biliyor musunuz?
"Görmeden asla inanmam" diyor.