Başbakan
SAYIN Binali Yıldırım'ın başbakan olacağı birkaç gündür yazılıyordu, Davutoğlu'ndan sonra herhalde başka bir isim olamazdı.Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en çok itimat ettiği isimdir...
SAYIN Binali Yıldırım'ın başbakan olacağı birkaç gündür yazılıyordu, Davutoğlu'ndan sonra herhalde başka bir isim olamazdı.
Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en çok itimat ettiği isimdir hem partide yapılan temayül yoklamasından onun adı ilk sırada ve açık ara farkla öne çıkmıştı.
Binali Yıldırım “yüksek profilli” bir başbakan olacaktır. Osmanlı tarihinde sadrazamlar, Cumhuriyet devrinde de başbakanlar geneli itibariyle yüksek profilli olmuş, siyasi kültürümüz böyle teşekkül etmiştir.
Düşük profilli, zayıf kişilikli bir başbakan, Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu makamlarını ciddi surette zaafa uğratır, sistemi daha fazla sıkıntıya sokardı.
ZATEN BEKLENİYORDU
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçileceği belli olduktan sonra Binali Yıldırım kendisinin başbakan olacağını düşünüyordu. İzmir adaylığı sırasında kendisiyle CNN Türk’te yaptığım mülakattan sonraki çay sohbetinde, sadece ben değil diğer arkadaşlar da bu izlenimi edinmişlerdi.
Böyle bir gelişme Yıldırım’ın Ulaştırma Bakanlığı’ndaki başarılı performansı ve sıcak insani ilişkileri bakımından sürpriz olmazdı.
Fakat Ahmet Davutoğlu genel başkan ve başbakan olarak tercih edildi, benimsendi de... Sonra görüldü ki bu tercih kısa bir süre içinmiş.
Şimdi Binali Yıldırım iktidar partisinin genel başkanı ve Türkiye’nin başbakanı olacak.
Mühendis, projeci ve yatırımcı olarak performansını kimse inkâr edemez.
Dün de güler yüzlü, sakin üsluplu, esprili bir başlangıç yaptı. Kimseye hakaret etmedi. Bu pozitif özellik onun mizacıdır.
Umarım yeni Başbakan’ın bu mizacı siyasete de bir ölçü olsun yansır.
Yeni görevi açıklandıktan sonra ilk gezisini Diyarbakır’a yapması da duyarlılıkları hakkında çok olumlu bir işarettir.