Bundan sonra
KOALİSYON olmayacağı belliydi. Başbakan Davutoğlu açıklama yaparken doların fırlaması ve borsanın düşmesi önümüzdeki dönemin nasıl sıkıntılı geçeceğinin ön...
KOALİSYON olmayacağı belliydi. Başbakan Davutoğlu açıklama yaparken doların fırlaması ve borsanın düşmesi önümüzdeki dönemin nasıl sıkıntılı geçeceğinin ön işaretidir.
Ortadoğu özellikle de Suriye'deki gelişmelerin Türkiye'yi ciddi sıkıntılara soktuğu, terörün tırmandığı, ekonominin sıkıştığı bir dönemde Türkiye'nin bir "büyük koalisyon"a ihtiyacı vardı, fakat olmadı.
Davutoğlu da Kılıçdaroğlu da koalisyon çalışmalarında samimi davrandılar. Fakat AKP tarafında sadece 18 sandalye farkıyla iktidarı kaybetmiş olma duygusu ve erken seçimden güçlü çıkma beklentisi çok güçlü. Cumhurbaşkanı'nın sürekli erken seçim vurguları ve CHP ile koalisyonun AK Parti için "intihar" olacağı imasında bulunması, son kararda etkili oldu tabii.
Görüşmeler gerçekten çok medeni ve içerikli geçmiş, ülkede "büyük uzlaşma" umudu da uyanmıştı. Fakat sonuç hayal kırıklığı oldu.
RESTORASYON VE REFORM
Davutoğlu'na göre, "eğitim ve dış politikada derin görüş ayrılıkları" olduğunu görmüşler, bunun üzerine dünkü görüşmede kısa süreli ve seçim amaçlı bir hükümet önermişler, CHP bunu kabul etmemişti.
Kılıçdaroğlu ise "Biz anlaşamayacağımız bir başlık görmedik, görüşler anlatıldı, müzakere bile yapılmadı" diye konuştu. Hatta, AKP koalisyon bile teklif etmemiş, sadece seçim amaçlı ve kısa süreli bir ortaklık önemiş, CHP de "yüksek profilli dört yıllık hükümet" istediği için bunu kabul etmemişti.
Davutoğlu kendilerinin "reform", CHP'nin ise "restorasyon" vurgusu yaptıklarını söyledi.
İkisi de lazım değil mi? Çarpıtılmış parlamenter sistemin bütün siyasi ve hukuki kurumlarıyla "restore" edilmesi gerekmiyor mu?.. Hukuk devleti kavramını kökleştirmek ve ekonomide darboğazları aşmak için "reform"lar da gerekmiyor mu?!
Fakat koalisyon olmayacağı açıklandığına göre bu tartışmalar geride kaldı.