Dava uğruna
Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan randevu istedi, görüştüler. Karamollaoğlu, Çankaya’da Putin ve Ruhani ile yapılan “Üçlü Zirve”deki gelişmeleri olumlu bulduklarını, desteklediklerini söyledi.
Görüşmenin sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Karamollaoğlu’na “beraber çalışalım” dediği öğrenildi. Saadet lideri bu konuda şu açıklamayı yaptı:
“Biz herkesle çalışabiliriz ancak yanlışlar terk edilmeden birlikte çalışma imkanı olmaz. AK Parti’nin dış politika, ekonomi, adalet mekanizması, eğitim, sağlıkta ve altyapı çalışmalarında yürüttüğü bütün politikaların temelinden değişmesine ihtiyaç olduğu kanaatindeyiz. O değişmezse ne için, düğün dernek yapmak için mi bir araya geleceğiz?”
Halbuki “dava için” ve mesela “ümmeti bölmemek için” birlikte çalışabilirlerdi... Teröristlikle suçlanmış olan Karamollaoğlu birdenbire “büyük dava adamı” oluverir, kamu kapıları Saadet mensuplarına da açılırdı… O bunu yapmadı.
Karamollaoğlu’nun ilkeler konusundaki titizliği önemlidir.
DAVA VE DEVRİM
Siyasi kültürümüzde solda “devrim”, sağda “dava” kavramları adeta siyasi büyüdür. İlkelerin, kuralların, kurumların, hatta programların bile pek önemi yoktur; yeter ki “devrim” veya “dava” uğruna olsun!