Kodu mu oturtmak!
Güçlü devlet kavramının bir tanımı elbette askeri güçtür. Tarihi sebeplerle bu anlayış bizde hayli yaygındır. Terörle mücadele, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları başarıyla...
Güçlü devlet kavramının bir tanımı elbette askeri güçtür. Tarihi sebeplerle bu anlayış bizde hayli yaygındır. Terörle mücadele, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları başarıyla göstermiştir ki, bu coğrafyada güçlü bir ordu Türkiye’nin güvenliği için şarttır fakat…
Argodaki “kodu mu oturtan” yahut “vurduğu yerden ses getiren” devlet kavramı “kurallı devlet”ten ziyade “otoriter devlet” çağrışımı da yapıyor. Halbuki öyle bir çağdayız ki “otoriter devlet” bir süre güç faktörü olsa bile uzun vaade zaaf sebebi oluyor.
Zira hukuka bağlılık, kuvvetler ayrılığı, denetim ve denge, demokratik özgürlükler, şeffaflık gibi değerler hem toplumsal dinamizmi hem ekonomik verimliliği geliştirerek milletler için hayati önem taşıyor.
Çağımızda “güç devlet”; ordusu ve aynı zamanda demokratik kurumları, denetim ve denge mekanizmaları güçlü, vatandaşları hür devlet demektir.
Yolsuzluk ve şeffaflık
Denetim ve denge, şeffaflık gibi kavramlar yolsuzluk karşıtı düzenlemelerin yapılmasını gerektirir. Bu ahlaki bir gereklilik olduğu kadar ekonomik verimliliği artırmak için de şarttır.