İDAM popülizmi tek başına kalsa, neyse diyeceğim. Popülizm “kötü para iyi parayı kovar” misali ülkemizde de dünyada da gittikçe etkili hale geliyor.
Sağ ve sol popülizm
İDAM popülizmi tek başına kalsa, neyse diyeceğim. Popülizm “kötü para iyi parayı kovar” misali ülkemizde de dünyada da gittikçe etkili hale geliyor. ‘Kötü para’ dediğim bütün...
‘Kötü para’ dediğim bütün popülist akımlarda görülen ölçüsüz hamasettir, kutuplaşmadır, güç tutkusudur, öfkedir, partizanlıktır...
Kovulan ‘iyi para’ ise hukuktur, siyasi ve ekonomik rasyonelliktir, itidaldir, uzlaşma kültürüdür, liyakat ilkesidir.
Kaliteli muhafazakâr kalemlerimizden Mustafa Karaalioğlu, Kemal Öztürk, Mehmet Ocaktan ve ‘yönetim’ profesörü olan eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer gibi isimler de “seviyesizlik, bürokraside kalitesizlik, kah-ı rical” gibi kavramlarla bunu anlatıyorlar.
POPÜLİST KUTUPLAŞMA
Batı’da yükselmekte olan aşırı sağ popülist akımlar sürekli halkın milli duygularına ve ekonomik endişelerine hitap ediyorlar, İslamofobiyi körüklüyorlar.
Göçlerle kozmopolitleşme ve terörle tehdit edilme duyguları ve gelir dağılımının bozulmuş olması bu akımları besliyor.
Sadece aşırı sağ mı?
Jan-Werner Müller’in “Popülizm Nedir” adlı çok önemli bir eseri var. Popülist akımların özelliklerini sayarken Venezuela’nın müteveffa solcu lideri Chavez’in güç mücadelesindeki şu sözlerini naklediyor:
“Bu mücadele Chavez yanlılarıyla muhaliflerinin mücadelesi değildir. Vatanseverlerle vatan düşmanlarının mücadelesidir.” (s. 77)