Üniversite...
REKTÖR Bey iktidar partisinin bir ildeki seçim bürosunun açılışında kurdele kesiyordu. Fotoğrafını görüp haberini okuyunca sarsıldım.Vakıf üniversitesi olması fark etmez. Önemli olan "rektör"...
REKTÖR Bey iktidar partisinin bir ildeki seçim bürosunun açılışında kurdele kesiyordu.
Fotoğrafını görüp haberini okuyunca sarsıldım.
Vakıf üniversitesi olması fark etmez. Önemli olan "rektör" kavramının akademik değerini ve vakarını korumak, bunun gereğince hareket etmektir. Tabii ki, siyaset de onurlu bir iştir fakat kendi kulvarında.
Bilim, üniversite, dekan, rektör gibi kavramların onuru başka kulvardadır. Üniversite amfisinde parti propagandası yapmak nasıl hoş görülemezse, rektörün parti kurdelesi kesmesi de hoş görülemez.
Siyaset bu kadar etkileyici olmamalıdır.
SİYASİ GÜCE GÖRE
Bizde 1930 reformu da dahil olmak üzere, maalesef siyaset üniversitenin yakasını bırakmadı; üniversite de siyasallaşma hastalığından her zaman uzak kalamadı.
Çanakkale Üniversitesi'nin eski rektörü Prof. Sedat Laçiner seçimlerde birinci gelmişti. Atanması yapılmadı. Atanan yeni rektör ise Prof. Sedat Laçiner gibi bir bilim adamını 100 km uzakta bir ilçeye atadı! Hem de branş kürsüsü olmayan bir ilçeye! Bu nasıl bir 'akademik etik' örneğidir böyle!
Kurdele kesmek de sürgün de üniversitelerin birçoğuna hâkim olan siyasi atmosferin göstergeleridir.
Bir 28 Şubat, bir de bugünkü
üniversite manzaralarına bakın... Bilim geleneği ve akademik vakarı sağlam olan üniversite, siyasi güce göre böylesine eğilip bükülür mü?
Gelişmiş bir ülkede bunlar hayal edilebilir mi? Londra'da kimin iktidarda olduğu, İngiliz üniversiteleri için ne yazar!?