Dön baba, dönelim!
“Benim Adım Kemal” Yaşar Okuyan’a CHP rozeti taktı: 12 Eylül dönemi için ancak “sürrealist bir resim” olabilecek bu sahne, günümüzde çoktan kanıksanmış bir “Dön baba...
“Benim Adım Kemal” Yaşar Okuyan’a CHP rozeti taktı: 12 Eylül dönemi için ancak “sürrealist bir resim” olabilecek bu sahne, günümüzde çoktan kanıksanmış bir “Dön baba, dönelim” hikâyesidir.
12 Eylül 1980 öncesinde MHP yöneticisi olan Yaşar Okuyan Anavatan’lı yıllarda Mesut Yılmaz’ın “has adamı” idi.
28 Şubat’ın ürünü olan bir başka söyleyişle Hüsamettin Cindoruk’tan kalma Demokrat Türkiye Partisi’nin 2004’te genel başkanlığına getirildiğini; 2005’te bu partiyi Hürriyet ve Değişim Partisi’ne dönüştürdüğünü hatırlayan kaç kişi kalmıştır ki?
2008’de Yaşar Nuri Öztürk’ün Halkın Yükseliş Partisi’ne girişi; onu da bir önceki Hür Parti’siyle birleştirmesi “suya yazı yazmak” gibiydi.
2015 yılında “Batı” Perinçek’in Vatan Partisi’ne girdiğinde ise politikada hemen hiç kimsenin Yaşar Okuyan’ın “dönüş hızına” yetişemeyeceği anlaşıldı!
Salı günü onu artık CHP’nin rozetini takmış bir siyasetçi olarak görenlerin çoğu “Yaşar Bey, acaba 31 Mart’tan sonra hangi partiye yelken açacak?” diye düşünmüşler midir?!