Zillet’in anahtarı kimin elinde?
Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Tamer Korkmaz'ın bugünkü (23.03.2022)''Zillet’in anahtarı kimin elinde?'' başlıklı yazısı.
Bir kere daha “Başbakan” olma hayali kuran Meral Akşener, “İsimsiz Cumhurbaşkanı” adayı çıkışını neden yaptı?
El Cevap: Böylelikle, partisinin “Anahtar” konumda olduğunu söylemeye çalışıyor.
Bu manevra ile en başta Kılıçdaroğlu’nu bir kalemde harcadı.
Kısa bir süre önce…
“Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığını kabul edecek” lafları dolaşmaya başlamıştı ki…
Pat, Meral Hanım “Finlandiya’daki gibi adı pek bilinmeyen birinin Cumhurbaşkanı adayı olabileceğinden” bahsetti!
Yani, Kılıçdaroğlu’nu kemal-i afiyetle yedi!
Akşener’in işbu manevra ile…
İkinci olarak Ekrem İmamoğlu’nu harcadığı da pekâlâ söylenebilir.
Hatırlayalım…
Ekrem İmamson’u sihirli değneğiyle “İkinci Fatih” yapıveren Meral Hanım’dı!
Ayrıca İmamoğlu’nun “Yüzünde Rabbi Yessir görmüştü!”
PÜF NOKTASI
“Eh, bu durumda Çakma Fatih’ten çok çabuk vazgeçti?” diyebilir miyiz?
Şayet, Zillet’in arkasındaki Derin Güç Odağı neticede İmamson’u tercih edecekse…
Meral Akşener’in İmamson’dan vazgeçmesi, kendi elinde değildir!
Batıcı muhalefet cephesinde siyasi kartları Komprador Burjuvazi’nin dağıttığını bilmemesi imkânsızdır…
Çok ünlü bir işadamının İP’in kuruluşundaki başat rolü mü; gayet İYİ biliniyor!
Hal böyleyken…
“İmamoğlu’nu da harcayan bir laf etmesini siyasi yapbozda nereye yerleştireceğiz?”
SİYASİ KARTINI ŞÖYLE OYNUYOR
Meral Akşener, “Çantada Keklik” gördüğü seçim sonuçlarını müteakip parlamenter seçime geçileceğini, ardından da “Başbakan” olacağını hesaplıyor, ya…
“Onayım olmadan hiç kimseyi Çatı Aday yapamazsınız. Anahtar konumda olan benim partimdir” demeye getiriyor.
Şimdiden, siyasi pazarlık kartını böylelikle sahneye çıkarıyor!
