Burcu'nun türbanı, Nurgül'ün 'tweet'i, Meral'in dizisi
Nurgül Yeşilçay’ın sosyal medya üzerinden gündeme düşen Burcu Çetinkaya tweet’i düşündürücü. Daha doğrusu saptamalardan spekülasyonlara açılan yelpazede düşünce...
Nurgül Yeşilçay’ın sosyal medya üzerinden gündeme düşen Burcu Çetinkaya tweet’i düşündürücü. Daha doğrusu saptamalardan spekülasyonlara açılan yelpazede düşünce kışkırtıcı mahiyette.
Olay şu: İstanbul’da seküler “büyük burjuvazi”nin dünyasında doğuş bulmuş, Bebek’te bir özel ilkokuldan Robert Kolej’e, oradan Koç Üniversitesi’ne uzanan tahsil hayatı olmuş, sonrasında da kadın rallici olarak ünlenmiş Burcu Çetinkaya, spor, şov ve eğlence endüstrisi içerisinde epey performans sergiledikten sonra 2013’te hidayete ererek başını örtmeye başladı. Ve Şanlıurfa merkezli meşhur Bucak aşireti efradından Fatih Mehmet Bucak’la evlendi. Başta popüler kültürün seküler kulvarında otomobil programları yapıp “Yok Böyle Dans”, “Trophy Türk” gibi realite-yarışmalarda boy gösteren Burcu, şimdilerde “dindar-muhafazakâr” kanallarda ramazan programları sunup Türkiye gazetesinde de röportaj ve yazarlık yapıyor.
Nurgül, Burcu’nun “kültürel biyografi”sindeki bu dönüşümü şu tweet’le toptancı ama yine de üzerinde düşünülmesi gereken bir değerlendirmeye tâbi tutmuş: “Sen özel okullarda oku. Kadın rallici ol. Sonra türbana gir. Sonra Urfa’da bir aşiretle evlen. Bunu rahmetli Meral Okay bile dizi yapamazdı. Hayat…”
Tabii Burcu’nun karşı tweet’i ve değerlendirmesi var ama bunu geçelim. Benim esas üzerinde durmak istediğim, Nurgül Yeşilçay’ın tweet’indeki Meral Okay vurgusu.