Erkeğin hakikati, kadınlığında saklıdır!

Erkek de kadın da insanlıklarından eksilerek “erkek” ve “kadın” olurlar. “Erkeklik” ve “kadınlık” diye toplumsal-kültürel plânda karşımıza...

Erkek de kadın da insanlıklarından eksilerek “erkek” ve “kadın” olurlar. “Erkeklik” ve “kadınlık” diye toplumsal-kültürel plânda karşımıza çıkan kimlikler, roller ve hâller aslında “yapıntı” yani inşadır. “Toplumsal cinsiyet”, sonuç itibarıyla bir (insanî) bütünlüğün düzen kurma ihtiyacıyla ikiye ayrılarak karşıtlık ilişkisi içine sokulmasından ibarettir. 
Fransız yapısal antropolojisinin kurucusu Claude Lévi- Strauss’a borçlu olduğumuz “ikili karşıtlıklar” kavramı, kadınerkek ikiliğini ele alma ve tartışma yolunda da bize elverişli bir zemin sunar. 
Lévi-Strauss’a göre, bir düzen arayışı içinde olan insan zihni, sürekli akış halindeki “kaotik” varoluştan sabitlenmiş bir düzen çıkarma derdindedir hep... Ve bu, her kültürde tespit edilebilen bir temel itkidir. 
Dolayısıyla kültürler, doğal durumda birbirinin devamı, dönüşümsel sürekliliği olan ve birbirine içkin farklılıkları, aralarında hiçbir benzerlik, ilişki, bağ bulunmayan, birbirinden kesinkes kopmuş karşıtlıklara dönüştürürler: Gece-gündüz, insan- hayvan, ak-kara, güzel-çirkin, doğru-yanlış, doğum-ölüm gibi... (Hâlbuki mesela doğumdan itibaren ölüm süreci de başlar ve yaşam, hücresel akışa bakıldığında doğumla ölümün iç içe yol aldığı bir maceradır.) 
Bu ikili karşıtlıklar, toplumsal ve kültürel hayatı sürdürme yolunda kendi kendimize ürettiğimiz evrensel ve elbette bir ihtiyacı, düzen ihtiyacını karşılamaya yönelik “işlevsel” yalanlardır. Toplumsal yapı, ikili karşıtlık içinde düzene konur, düzenlenir. “Ya o ya da bu”sunuzdur ve “Araf”ta olmaya da, “hem o, hem de bu” olmaya da “yapı”nın tahammülü yoktur. 
Kadın-erkek ayrımı, “kadınlık” ve “erkeklik” ikili karşıtlığı da böyledir. 
Her erkekte bastırılmış bir kadınlık, her kadında bastırılmış bir erkeklik yatar. Dipte, derinlerde, sessiz sedasız... 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kalacak bir türkü söyler gideriz 10 Eylül 2018 | 3.904 Okunma Kovboylar yetmez, kotu da yasaklayın! 05 Eylül 2018 | 3.542 Okunma Betona tapanların mabedi yapıldı 03 Eylül 2018 | 3.675 Okunma Bir insanlık ibadeti: Cumartesi Anneleri 20 Ağustos 2018 | 156 Okunma ‘Eşkıya’nın namusu Deniz’den soruldu! 15 Ağustos 2018 | 2.575 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar