Ne kaa dinbazlık, o kaa ‘Müslüman aile’!

Mahdumunun vakfı TÜRGEV’in 20’nci kuruluş yıldönümü töreninde Erdoğan’ın yaklaşık dört yıl sonra yeniden şu nüfus plânlaması ve doğum kontrolü konusunu öne...

Mahdumunun vakfı TÜRGEV’in 20’nci kuruluş yıldönümü töreninde Erdoğan’ın yaklaşık dört yıl sonra yeniden şu nüfus plânlaması ve doğum kontrolü konusunu öne çıkarmasını artık biraz daha sakin ve soğukkanlı değerlendirmek durumundayız.
Bir kere derdi “bizim mahalle” ile değil. Ona kalsa seküler kesimde doğum kontrolü ve kürtaj ne kadar artarsa o kadar iyi...
Çünkü bir “nüfus politikası” güdüyor. Türkiye’nin “kültürel demografi”sini kendi istediği yönde değiştirmeye ve seküler toplumu daha da minimalleştirmeye yönelik.
Ve bu yolda sadece dindarmuhafazakârlarına sesleniyor ülkenin.
2012’de “Kürtaj cinayettir” diye ortaya çıktığında da derdi aynıydı. Hedef kitlesi yine kendi oy deposu, dini-bütün kesimlerdi.
İyi de bu kesimlere böylesi sürekli telkinde bulunmaya neden ihtiyaç duyuyor?
Onlara neden, “Rabbim ne diyorsa, sevgili Peygamberimiz ne diyorsa biz o yolda gideceğiz” hatırlatmasında bulunuyor ha bire?
Neden, “Nüfus plânlamasıymış, doğum kontrolüymüş. Müslüman bir aile böyle bir anlayışta olamaz” diye bas bas bağırıyor?..
Çünkü gayet iyi biliyor ki doğum kontrolü ve kürtaj, seküler toplum kesimlerinde olduğu kadar yaygın dindar-muhafazakâr kesimde de.
Çünkü hayat, o kesimde de hükmünü çatır çatır icra ediyor.
11 yıl İç-Batı Anadolu’nun muhafazakâr şehirlerinden birinde jinekolog olarak hem devlet hastanesinde çalışmış, hem de muayenehane açmış bir hekim dostumdan dinlemiştim. Çalıştığı dönemde şehirdeki kadınların yaklaşık dörtte üçünü muayene ettiğini söylüyordu. Köylerden ve beldelerden kadınları özel dolmuşlarla hastaneye bırakıp akşam yine topluca alıp götürürlermiş. Hafta sonları dâhil olmak üzere günde 2-3 kürtaj yaparmış.
En çok altını çizdiği husus, kürtaj yaptıranlar arasında başı- kapalı kadınların başı-açık kadınlardan daha fazla olduğuydu.
“Çünkü”, demişti, “başı-açık kadınlar korunma konusunda bilgili ve o yüzden kürtaj oranları biraz daha düşük”.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kalacak bir türkü söyler gideriz 10 Eylül 2018 | 3.904 Okunma Kovboylar yetmez, kotu da yasaklayın! 05 Eylül 2018 | 3.542 Okunma Betona tapanların mabedi yapıldı 03 Eylül 2018 | 3.675 Okunma Bir insanlık ibadeti: Cumartesi Anneleri 20 Ağustos 2018 | 156 Okunma ‘Eşkıya’nın namusu Deniz’den soruldu! 15 Ağustos 2018 | 2.575 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar