Yerel yönetimler ve kültürel seferberlik!
https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/tracBirkaç ay önceydi. Gazeteci arkadaşlarla, Zeytinburnu’nda bir mekandaki buluşmamızdan ayrılırken kapıdaki güvenlik görevlisi yanımıza gelip, “Siz...
Birkaç ay önceydi. Gazeteci arkadaşlarla, Zeytinburnu’nda bir mekandaki buluşmamızdan ayrılırken kapıdaki güvenlik görevlisi yanımıza gelip, “Siz gazetecisiniz. Çok kimsenin bildiği ama konuşulmayan bir mesele var. Size aktarmak istiyorum” dedi. Ayaküstü konuşmaya başladık. İçini tek nefeste döktü: “Abi ben bulaşmadım. Kendimi korumak, nefsime yenilmemek için çok uğraştım. Fakat polis, bekçi ve güvenlikçiler arasında kumar bağımlısı çok arkadaşımız var. Bu bela virüs gibi yayılıyor. Haberlere çıkmıyor ancak intihar edenler var. Bildiğimiz, ettiğimiz, tanıdığımız gencecik insanlar kumar borcundan dolayı canlarına kıyıyorlar.”
Israrla da şu cümleyi tekrarladı: “İntiharları araştırın. Birçoğunun kumar bağımlısı olduğunu göreceksiniz.”
“Kaynağın ne?” diye sordum. Çünkü gerçekten dertli ve bilinçliydi. Şöyle aydınlattı bizi: “Herkes, herkesi biliyor. Kaynak çok abi. Ellerden düşmeyen cep telefonları en belirgini. Oyun ya sosyal medya bağımlısı değilse bil ki kumar oynuyordur, ya da borsada kaldıraçlı işlem takip ediyordur.”
Güvenlik görevlisi abimizin anlattıklarını birkaç hafta sonra, konuşabileceğim en “yetkin” kişiye açacaktım. Dostumuz, ağabeyimiz Mehmet Dinç, Yeşilay Başkanı seçilmişti. Ziyaretine gittik. Ancak benim söylememe gerek kalmadı. Sohbet ederken Mehmet Hoca, “Bağımlılık sıralaması değişiyor. Sorsam alkol ve uyuşturucu dersiniz” demişti. Ben de “internet ve sosyal medya mı?” diye araya girince Mehmet Hoca, “sanal kumar” diye yanıtladı ve şöyle ekledi: “Korkunç derecede artış ve yönelim var. Kumar, uyuşturucu bağımlılığı kadar tehdit edici.”
Güvenlik görevlisi ile sohbetimizi aktardığım Mehmet Hoca şunları da söyledi: “Meslek ayırt edemeyiz ancak doktor, polis, avukat ve asker gibi farklı meslek gruplarında kumar bağımlılığı sıkça görülüyor.”