Gerçek enflasyon yüzde 41 mi?
İktidar, “Türk’ün Türk’e” propagandasından öteye gitmeyen, algı operasyonları, istatistik revizyonları ve hamasetle ekonomik gerçeklerden ve sonuçlarından kaçmak için adeta kafasını kuma...
İktidar, “Türk’ün Türk’e” propagandasından öteye gitmeyen, algı operasyonları, istatistik revizyonları ve hamasetle ekonomik gerçeklerden ve sonuçlarından kaçmak için adeta kafasını kuma gömüyor. Emir-komuta ile faizlerin düşürülebileceğini, patates-soğan depolarını basarak fiyatların aşağıya çekilebileceğini, marketlere zabıtaları salarak enflasyonla mücadele edilebileceğini zannediyor.
Ama bu gayrı-ciddi ve trajikomik nafile girişimlerin, hiçbir kalıcı yararının ve etkisinin olmadığı ve olamayacağı da aşikâr.
Ancak, iktidar sorunları halının altına süpürerek, ekonomik gerçekleri gözlerden kaçırmaya çalışırken, seçim paniği ile alınan sözde önlemlerle ekonomik krizin daha da derinleşmesine sebebiyet verilirken, ciddi yerli ve yabancı akademisyenler, uzmanlar, yatırımcılar, bankacılar ve ekonomistler Türk ekonomisinde aslında neler olduğunu ve/veya neler olabileceğini gerçekçi bir biçimde anlamayı, tespit etmeyi ve alternatif öneriler paylaşmayı sürdürüyorlar bir yandan da.
İşte uzun süredir Türk ekonomisi ile ilgili eleştiri-öneri ve tespitlerini paylaşan John Hopkins Üniversitesinin ekonomi Profesörü Steve Hanke de bu isimlerden birisi.
Steve Hanke, geçmişte Bulgaristan parasının (leva) ve ekonomisinin içine düştüğü yüksek enflasyon ve devalüasyon sarmalından çıkması için Para Kurulu önerisiyle gündeme gelmiş ve Arjantin, Estonya, Ekvator gibi ülkelerde de para birimiyle ilgili yeniden yapılanma çalışmaları yürütmüş, uluslararası tanınmışlığı olan bir iktisatçıdır.
S. Hanke’ye göre, “...istikrarsız ve doğası gereği zayıf bir para birimi...” olarak tanımladığı Tü...