Harem-i Şerif’te neler ouyor?
Mescid-i Aksa yeniden gündemimize yine İsrail’in tecavüzkâr tutumuyla yansıdı. Geçen sene de benzer bir saldırı yaşanmış, İsrail askerleri Harem’i çiğneyip mescidin daha önce psikopat-Mesihçi...
Mescid-i Aksa yeniden gündemimize yine İsrail’in tecavüzkâr tutumuyla yansıdı. Geçen sene de benzer bir saldırı yaşanmış, İsrail askerleri Harem’i çiğneyip mescidin daha önce psikopat-Mesihçi bir Avustralyalı tarafından yakılan minberine kadar girmişti. Benzer bir durum yine Harem üzerindeki provokasyonlarıyla bilinen dini-Siyonistlerin statükoyu değiştirmeyi amaçlayan eylemleriyle yaşandı.
Harem dediğimiz yer ufak bir tepenin başında etrafı çevrili ve içerisinde Mescid-i Aksa ve Kubbet’us-Sahra’nın bulunduğu bir platform. Müslüman olmayanlar Harem-i Şerif’e haftanın belli gün ve saatlerinde girebiliyorlar. Fakat Harem’de ibadet etmeleri yasak. Ürdün Kralı’nın himayesinde olan Harem’de sadece Müslümanlar ibadet edebiliyorlar. Fakat bu statükoyu değiştirmeye çalışan gruplar, bir taraftan Harem’de dini ritüeller yaparak statükoyu delmeye çalışıyorlar diğer taraftan da İsrail meclisinde giderek artan ağırlıklarını kullanarak bu fiili eylemlerini yasal bir çerçeveye oturtmaya çalışıyorlar. Şimdiye kadar başarılı olamasalar da çabaları devam ediyor.
Ana argümanları mezkur platformda daha önce bir Yahudi tapınağının olduğu ve ana istekleri de bu tapınağın yeniden inşası. Fakat bu meselede tüm İsraillilerin aynı düşündüğünü söylemek mümkün değil. Daha doğrusu bu tapınağın yeniden inşasının zamanlaması konusunda fikir ayrılıkları var. Bunun da dini ve siyasi arka planı var.
Dini arka planında Yahudi şeriatının tapınağın yeniden inşa edilmesini belli şartlara bağlaması yatıyor.