Leş gibi kokuyorsunuz!
Uzun süredir Suriye'nin gölgesinde kalmış olan Lübnan'da kriz kendisini basit ama "kokuşmuş" çöpler üzerinden tekrar gösterdi. Yönetim krizi, etnik, mezhepsel ve dini gerginlikler, sayıları bir milyonu geçen Suriyeli...
Uzun süredir Suriye'nin gölgesinde kalmış olan Lübnan'da kriz kendisini basit ama "kokuşmuş" çöpler üzerinden tekrar gösterdi. Yönetim krizi, etnik, mezhepsel ve dini gerginlikler, sayıları bir milyonu geçen Suriyeli mülteciler, yolsuzluk ve cumhurbaşkansızlık bir tarafa, Lübnan halkını toplanmayan ve sağlık açısından büyük tehlike saçan çöpler sokağa döktü.
"Leş gibi kokuyorsunuz" sloganı etrafında yapılan gösterilerin iki ana sebebi var. Tetikleyici sebep Beyrut'taki çöp toplama merkezinin başka bir alternatif bulunmadan kapatılması ve bu sebepten Beyrut'un bir çöp kente dönmesi. Kokuyorsunuz sloganı altında birleşilmesinin sebebi bu. Bu plansızlık yetmemiş gibi çöplerin toplanması ihalesinde de yolsuzluklar dönüyor ve bu krizi siyasi ve ekonomik ranta çevirmek isteyen gruplar ortalıkta cirit atıyor. Yeni çöp toplama merkezini ülkenin sosyo-ekonomik açıdan düşük olan şehirlerinden Akkar'da açma planları, tartışmaya sınıfsal bir boyut da ekliyor. Akkarlılar haklı olarak devletin doğru dürüst hizmet götürmediği şehirlerinin çöp toplama merkeziyle akıllara gelmesinden şikayetçi.
Çöp krizinin arka planında ise ülkenin boyundan büyük yönetimsel sorunları var. Lübnan kökenleri Osmanlı'ya kadar uzanan bir dini-mezhebi kota sistemiyle yönetiliyor. Bu kota sisteminin en tepesinde ülkenin üç kritik postu yer alıyor. Buna göre Cumhurbaşkanı Maruni bir Hristiyan, Başbakan Sünni bir Müslüman ve Meclis Başkanı da Şii bir Müslüman olmak zorunda. Bu mezhepsel-dini ayrım tepeden aşağıya doğru inerken beraberinde nepotizm, liyakatsizlik ve derinleşen güvensizlik duygularını da getiriyor.