Mesaj kendisi

Çıplak protestolar dikkat çeker. Amaçları bu dikkati vermek istedikleri mesaja yöneltmektir. Mesela Femen kızları göğüslerini açarak erkek egemen toplumu protesto eder. Geçen ağustosta Almanya’da sahaya çıplak çıkan iki takım, futbolun ticarileşmesine dikkat çekmek istemişti. İki yıl önce Barselona sokaklarında bir grup çıplak erkek ve kadın kürk giyenleri protesto etmişti. Berrak Tüzünataç’a baktığımızda ise güzel bir kadın, estetik bir kare görüyoruz.

Dikkatimizi çekiyor ve bakıyoruz. Peki mesaj ne? Son derece muğlak bir ‘Birth of Liberation’ yani ‘Özgürlüğün Doğuşu’ ifadesi var. Sanırım özgürlüğü kendisi keşfetmiş, Fransız Devrimi’ni falan gerçekleştirmiş. “Her bakan kendi mesajını çıkarmalı, anlamalı” mı diyor yoksa? O zaman insanın kendisine Picasso tablosu muamelesi yapması da ne büyük kibirdir!

Burada mesaj Berrak’ın kendisi. “O kadar yoga yaptım bu vücudu yaptım, bana bakın” diyor. Çıplaklık kendi reklamını yapmak için (Berrak için yazıyorum: self promotion) kullanıldığı zaman sömürülmüş oluyor bana kalırsa. Yani Tan gazetesi ikinci sayfa güzelinden öteye gidemiyor yapılan iş. Sonra ne oluyor? Körler sağırlar, birbirini ağırlar.

Berrak’ın film çektiği arkadaşları (Moda lobisi) alkış tutuyor. Ne zaman doğmuş bilmiyorum ama bizde de ifade özgürlüğü var. Onu kullanarak eleştiriyoruz ancak onun umurunda değil. O eleştiriler hakkındaki düşüncelerini en baştan “Boş konuşuyorsunuz” diye vücuduna yazdırmıştı!

Yeme içme sektörü Feyzan Cihan’ı Esnaf’ın ortağı olarak tanıdı. Ardından tablo görselliğinde evlere servis şarküteri, peynir, çerez tabakları hazırladığı Graze Turkey’yi kurdu. Pandemi döneminde yine ortağı olduğu Kesin Döner ve e-Pilav markalarıyla yerini iyice sağlamlaştırdı. Kongre ve grup organizasyonları yaptığı turizm sektöründen gelen Feyzan Cihan yeme içme işine girişini şöyle anlatıyor: “Uzun yıllar boyu etkinlik sektöründe birçok farklı hedef kitlenin yeme-içme alanında beklentilerini gördüm. Diğer yandan misafir ağırlamak en büyük zevklerimden biri.

Bunlar kesişince Esnaf ortaya çıktı. Ardından diğer markalar geldi.” Her alanda olduğu gibi bu sektörde de kadın olmanın zorluklarından bahseden Feyzan Cihan geleceğe umutla bakıyor. “Özellikle yeni kurduğum markalarda çalışanlarımı öncelikli olarak kadınlardan seçerek pozitif ayrımcılık yapıyorum. Şu an 20’den fazla kadın ile çalışıyorum. Bu sayının daha da artması ve çoğunluğu oluşturması en büyük hayallerimden” diyor.