Fiyatlama davranışları ve zorunlu değişim
Son altı ay genelinde tanık olduğumuz ve küreselleşme yanlısı kesimlerin geneline yayılmış bir şikayet var; fiyatlama eğilimlerindeki değişimden şikayet ediyor ve bu durumu davranış bozukluğu olarak...
Son altı ay genelinde tanık olduğumuz ve küreselleşme yanlısı kesimlerin geneline yayılmış bir şikayet var; fiyatlama eğilimlerindeki değişimden şikayet ediyor ve bu durumu davranış bozukluğu olarak pazarlamaya çalışıyorlar. Geneli temsil etmeyen örnekler ile haklı olduklarını iddia ediyor ve nafile bir çaba ile zorunlu değişime direnmeye çalışıyorlar.
Fiyatlama davranışlarındaki değişim bir sonuç niteliğindedir. Sürdürülebilir olmayan eğilimler ve buna eşlik eden geleneksel olmayan politika setlerinin sebep olduğu, yozlaşma ve ağırlaşmış sorunlar ile daha fazla yol alınamayacağı anlamındadır. Farklılaşan küresel koşullar ile buna uyum sağlayamayan yapısal eğilimler, hem bakış açılarını ve hem de fiyatlama davranışlarını değişmeye zorlamaktadır. Bu durumdan hoşlanmayanların direnmesi anlamsızdır ve kesinlikle ödenecek bedelleri ağırlaştırması kaçınılmaz olabilir.
Her şey süratle farklılaşır ve temel eğilimlerin yönü değişirken, fiyatlama davranışlarının değişmemesi mümkün değildir. Serbest piyasa işleyişini fiilen askıya almak sonucu değiştirmez; tam aksine sorunları daha da ağırlaştırabilir ve sistemi oluşturan kurumsal yapının iyice yıpranmasına sebep olur. Eylül ayında açıklanan Yeni Ekonomi Programı ve söz konusu programla uyumlu olmayan mevcut ekonomi politikası uygulamaları, bu temel gerçeği görmezden gelmektedir. Bu koşullarda riskten kaçınma eğiliminin giderek güçlenmesi, direnmeye çalışanların hareket yeteneğini daraltarak değişmeye zorlaması muhtemeldir.
Önemli eğilimlerden her hangi biri değişiyor ve eski durumuna dönemiyor ise diğer tüm eğilimlerde değişmeye başlar ve öncelikler farklılaşmak zorunda kalır. Bu açıdan bakıldığında fiyatlama davranışları değişiyor ve muhtemelen eski haline dönüşemeyecek;...