Bu satırları yazarken meslek hayatımın en büyük ızdırabını yaşadım!..
19 Aralık 2013… Halk TV’nin İstanbul Stüdyosu’nda kadim dostlarım, büyük mizah ustaları Müjdat Gezen ve merhum Levent Kırca’nın konuk olacakları programa hazırlanıyorum. Akşam saatlerine doğru...
19 Aralık 2013…
Halk TV’nin İstanbul Stüdyosu’nda kadim dostlarım, büyük mizah ustaları Müjdat Gezen ve merhum Levent Kırca’nın konuk olacakları programa hazırlanıyorum.
Akşam saatlerine doğru elektronik posta kutuma, ilk bakışta sahte olmasından kuşkulandığım çarpıcı bilgi ve belgelerle dolu bir mesaj düşüyor.
İletinin eklerindeki ihbar dilekçesinde, Reza Zarrab’ın, adamlarının üzerine kurduğu paravan şirketlerle 87 milyar dolarlık bir kara parayı akladığı, bunu da Maliye’nin denetiminden kaçırarak gerçekleştirdiği öne sürülüyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı, kara para soruşturmalarını yürüten MASAK ve Maliye Bakanlığı’na hitaben yazılmış ihbar mektubunun ekleri arasında -iddiayı doğrulamak amacıyla konulduğu anlaşılan- çeşitli banka dekontları da bulunuyor!..
* * *
Şimdi sıkı durun!
İhbar mektubu hangi tarihte yazılmış biliyor musunuz?
11 Aralık 2012 tarihinde!..
Yani FETÖ’cülerin 17-25 Aralık operasyonundan tam bir yıl önce!..
Bir kez daha ve altını çizerek belirtiyorum; Reza ihbarının, 17-25 Aralık’tan bir yıl önce, sorumlu mevkideki tüm kişi ve kurumlara yapıldığı net biçimde ortaya çıkıyor. (Nitekim Milli İstihbarat Teşkilatı olayın üzerine gidiyor ve Nisan 2013’de hazırladığı raporla, Reza Zarrab ile çalışılmasının yaratacağı tehlikeler konusunda iktidarın tepesini uyarıyor…)