Bu kupadan Maradona gibisi çıkmaz
Dünya Kupası başlıyor, futbol değişiyor, dönüşüyor. Son 50 yıldır klasik on numaralar üzerinden ceza yayı çevresinde kurulan oyun, yavaş yavaş ceza alanının köşelerine...
Dünya Kupası başlıyor, futbol değişiyor, dönüşüyor. Son 50 yıldır klasik on numaralar üzerinden ceza yayı çevresinde kurulan oyun, yavaş yavaş ceza alanının köşelerine taşınıyor.
Son 3 sezonun Devler Ligi şampiyonu Real Madrid, ağırlıklı olarak 4-4-2 ile sahaya dizildi, Zidane’ın B planı ise Bale’li 4-3-3’tü. Klasik bir on numara kullanmadı. Liverpool sezonun neredeyse tamamını 4-3-3’le geçirdi; yaratıcılık Wijnaldum-Oxlade (Coutinho) arasında bölüştürdü. Heynckes James Rodriguez’e, Guardiola da De Bruyne’ye özgür birer on numara rolü biçmediler. Yaratıcılığı paylaştırdılar. Tabii ki tüm bu taktik ustalarını ve tercihlerini tek bir potada değerlendirmek kolay değil, ama devlerin neredeyse hiçbirinin klasik 4-2-3-1 kullanmaması, merkezde özgür bir on numaraya yer vermemesi tesadüf olmamalı öyle değil mi?
Kulüpler düzeyindeki bu taktiksel dönüşüm, Dünya Kupası’na da yansımış durumda. İngilizler turnuvaya 3’lü savunma ile gidiyorlar. Uruguay 4-4-2 oynuyor. Tite’nin modern Brezilya’sı ağırlıklı olarak 4-1-4-1 tercih ediyor, Coutinho’dan Fernandinho’yla ortak bir defansif sorumluluk bekliyor.
Kurulum güncelleniyor
Deschamps’ın Fransa’sının klasik 4-3-3’ünde on numara rolü yok. Fernando Santos, Ronaldo’yu ikinci santrfor olarak kullanıyor. Messi de çaresiz kalmazsa topu en uçta almak istiyor, çünkü takımdan başka golcü çıkmıyor. İspanya’da Isco ve arkadaşları klasik müzik severken santrfor Diego Costa’nın heavy metal beklentisi işleri zorlaştırıyor. Almanya’da da bu turnuvanın Mesut’un kupası olacağını sanmıyorum. Futbol değişiyor, dönüşüyor. Oyun artık bir ‘kurucu’ üzerinden işlemiyor, ortak kuruluyor.
BOŞLUKLAR, CEZA ALANININ KÖŞELERİNDE
Oysa Dünya Kupası’nın son 30 yıllık tarihi incelendiğinde Maradona’sı, Mattheus’u, Baggio’su, Francescoli’si, Hagi’si, Laudrup’uyla hikâye genelde “on numara”lar üzerinden yazılıyordu. Bugünse fırsatlar artık orta yuvarlağın rakip yarı alana bakan kısmı ile ceza yayı arasında değil. Ceza alanının köşelerinde. Organizasyonlar sadece orta yuvarlaktan değil, taç çizgilerinden de kuruluyor.