Isla, Pirlo, Modric, Mahmut
2016 Haziran’ında, Aykut Hoca Fenerbahçe’ye imza attıktan birkaç gün sonra kendisiyle Valbuena hakkında konuşma fırsatı bulmuştum. Kelimenin tam anlamıyla âşıktı Valbuena’ya!...
2016 Haziran’ında, Aykut Hoca Fenerbahçe’ye imza attıktan birkaç gün sonra kendisiyle Valbuena hakkında konuşma fırsatı bulmuştum.
Kelimenin tam anlamıyla âşıktı Valbuena’ya! Fenerbahçe’nin sorununun “vazgeçmek” olduğunu söylüyor, o yüzden isyankâr oyuncu bulmaları gerektiğinin altını çiziyordu. Ve ona göre Valbuena, yenilgiyi kabullenmeyen, takım düştüğünde düşmeyen özel bir oyuncuydu. O yüzden de sezon planlamasında ilk sırayı Valbuena transferine vermişti. İki buçuk yıl sonra bugün, Aykut Hoca’nın bir açıdan haklı olduğunu söyleyebiliriz sanırım! Çünkü şu iki buçuk sene içinde Kocaman ondan vazgeçti, Cocu vazgeçti, Fenerbahçe vazgeçti ama Valbuena vazgeçmedi. Futbolu hâlâ 13 yaşında bir mahalle çocuğu gibi seviyor. Şu son 10 günde Koeman’ın, Koç’un, camiasının ruh halini değiştirdi tek başına. Eğri oturup doğru konuşalım; Fenerbahçe’deki değişimin altındaki 1 numaralı unsur, Valbuena’nın futbol sevgisi... Büyük planda Valbuena’nın hakkını verdikten sonra Koeman’ın dünkü Isla tercihinin de altını çizmek gerek. Reyes tutkunu Cocu’dan farklı düşündüğünü bir kez daha gösterdi Koeman... Isla’nın Udinese ve Marsilya kariyerinde ön libero oynadığı tam 67 maç görünüyor. Isla’nın ön libero oynadığı rakipler arasında Klopp’un Dortmund’u, Modric’li Tottenham, Vidal-Pirlo’lu Juventus, Rabiot-Matuidi’li PSG var! Yani Cocu, Isla’nın kariyerini biraz incelemiş olsa, herhalde Başakşehirli Mahmut veya Kayserili Rotman’ın karşısına ön liberoda Reyes’le çıkmazdı diye düşünüyorum ben. Alanya cephesine gelince... Mustafa Denizli Galatasaray’la Madrid deplasmanına çıkmadığında da eleştirmiştim. Bugün de aynı hisleri Sergen Yalçın iç...