Melih Gökçek’in ruh hali tehlikeli!..
Melih Gökçek’i çok eski yıllardan, Ankara’dan tanırım… Aslına bakarsanız, ben ve diğer birçok kişi onu MHP çizgisine yakın olarak bilirdik. Milli Türk Talebe Birliği, Komünizmle Mücadele...
Melih Gökçek’i çok eski yıllardan, Ankara’dan tanırım…
Aslına bakarsanız, ben ve diğer birçok kişi onu MHP çizgisine yakın olarak bilirdik. Milli Türk Talebe Birliği, Komünizmle Mücadele Dernekleri, Yeniden Milli Mücadele Dergisi… Gökçek’in AKP’ye uzanan çizgisinde pek önemli mihenk taşları… Hele sonuncusunda, “Yeniden Milli Mücadele” dergisinde birlikte olduğu arkadaşlarına bakınca insan şaşırıyor doğrusu:
-Cemil Çiçek, Taha Akyol, Aykut Edibali, Atilla Yayla, Ali Müfit Gürtuna, Ahmet Taşgetiren, Hüseyin Gülerce, Burhan Özfatura, Altan Tan…
Yalnızca bir kısmını yazdığım kadroya bakar mısınız?!.. Bugün hemen hepsi liberal, Kürtçü, dinci ya da merkez sağcı platformlara yayılmış durumdalar!..
Neyse, asıl konumuza dönelim; Melih Gökçek özellikle 1980’den sonra yıldızı sürekli parlayan bir siyasetçi olarak öne çıktı. 1984’te Anavatan Partisi’nden Keçiören belediye başkanı oldu. Özal’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra, parti genel başkanlığı için Yıldırım Akbulut’u destekledi. Akbulut, kongrede Mesut Yılmaz karşısında kaybedince Gökçek’e de yol görünmüş oldu; O da Refah partisine geçti… 1994’te ise bütün tahminleri alt üst ederek kıl payı farkla Ankara Büyükşehir Başkanı seçildi…
-Neredeyse çeyrek asırlık macera işte böyle başladı!..
1995 yılında Kanal 6’da “Pusula” isimli bir haber tartışma programı yapıyordum. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’e “başkanlıklarının birinci yılı dolayısıyla” program teklif ettim. Kabul ettiler. Programın üçüncü konuğu da Hürriyet gazetesi yazarı rahmetli Yıldırım Çavlı’ydı… İlk program itirazlar üzerine ertelendi… İkinci buluşma...