Uzlaşma, uyum, işbirliği mi dediniz? Çok komiksiniz!..
Olmuyor, maalesef olamıyor… Ne Ekrem İmamoğlu’nun, ne Mansur Yavaş’ın, ne Tunç Soyer’in ne de diğer muhalefetin kazandığı belediyelerin “Uzlaşma, uyum, birlikte çalışma” çağrıları yerine ulaşabiliyor!..
Çünkü iktidar partisinin yukarıda saydığım, demokrasinin olmazsa olmazları olarak öne çıkan sözcüklerle uzaktan yakından ilgisi yok!.. İzninizle açıklayayım:
–Bu arkadaşlara, “Uyum” dediğinizde onlar “Emrinize amadeyim, siz emredin ben yapayım” olarak algılıyorlar!..
-Bu arkadaşlar, “Uzlaşma” sözcüğünü, “Emri altındakilerin verilen talimatları kayıtsız, koşulsuz yerine getirmek”olarak anlıyorlar!..
–Bu arkadaşlar, “Birlikte çalışalım” şeklindeki el uzatışı “İktidarın hangi şekilde olursa olsun, ihaleler başta olmak üzere” her türlü rantın kendi direktifleriyle yürümesi olarak görüyorlar!..
Karşılarındaki Büyükşehir Belediye Başkanları’nın milletin iradesi ile seçilmiş olması hiçbir şeyi değiştirmiyor; çünkü onlar son çeyrek asırdır, başta İstanbul olmak üzere önemli belediyeleri zaten “amir-memur” ilişkisiyle yönetmenin alışkanlığına sahip bulunuyorlar, “Ne demek yani, eski köye yeni adet mi?” diye düşünüyorlar!..