Peki sonra?..
TAM bir hafta sonra “tam 103’üncü yıldönümü” olacak. Alman ordusu, Belçika sınırları içinde, Ypres’de, “2. Ypres Muharebesi”sırasında yoğun biçimde kimyasal silah...
TAM bir hafta sonra “tam 103’üncü yıldönümü” olacak.
Alman ordusu, Belçika sınırları içinde, Ypres’de, “2. Ypres Muharebesi”sırasında yoğun biçimde kimyasal silah, yani gaz kullandı.
Fransız askerlerin yanı sıra, Cezayirliler ve özellikle, bir muharebede Almanları yenen ilk sömürge ordusu unvanına sahip Kanadalılar vurulmuştu.
Esasen gazı ilk kullanan Fransızlardı ama Almanlarınki yoğun bir saldırıydı.
1. Dünya Savaşı’nda dörtte birine yakını sivil, 1 milyon 200 bin insan kimyasal silah kurbanı oldu. (“Normal silah” kurbanları çok çok fazlaydı tabii!)
Oysa “medeni dünya”, bir yandan savaşıp dünyayı kapışırken, bir yandan da daha 1899’da Lahey’de, “zehirli silahlara karşı” beyanname imzalamış, 1907’de bir anlaşmaya dönüştürmüştü.
Peki sonra? Engellemedi.
1922’de 5 büyük devleti içeren bir başka anlaşmayı ise Fransa engelledi.
Oysa 70 bin ton kadar kimyasal özellikle Baltık’ta imha edilmişti.
1925’te ilk adımı atılan, kimyasal silahlara karşı Cenevre Sözleşmesi de 1928’de imzalandı.
Peki sonra?
Sonrasını biliyorsunuz. 2. Dünya Savaşı. Silah bir yana, gaz odaları.
YİNE GELDİK KİMYASALA
Kimyasal silahları ciddi biçimde ilk kullanan Avrupa, nükleer silahı ilk ve tek kullanan ABD; bir de “medeni vicdan” geliştirdi!
“Dünyanın ortak vicdanı” yeni zeminlere, dünya nüfusunun yüzde 98’ini kapsayan imzalara, o Lahey merkezli, başında Türk Büyükelçi Ahmet Üzümcü’nün bulunduğu “Kimyasal Silahların Yasaklanması Teşkilatı”ndaki 193 ülke imzasına evrildi.