Vesayet, esaret, cesaret…
Esasında yapılabilecek en damardan tartışmalardan biri. Ama arada bir patlayan silah gibi kullanılıp atılıyor. Memlekette çok az kesimin bir ötekini “vesayet altında bulunmak”la suçlayacak yüzü...
Esasında yapılabilecek en damardan tartışmalardan biri.
Ama arada bir patlayan silah gibi kullanılıp atılıyor.
Memlekette çok az kesimin bir ötekini “vesayet altında bulunmak”la suçlayacak yüzü var.
Suçluyorsa, bilin ki, biraz şaşı gözü var.
***
Mesele, “mesela tam bağımsız vicdan” Arınç ile “tam bağımsızlığa yakışabilecek vicdan” Demirtaş arasındaki tartışmada da gündeme geldi.
Bence Arınç da kısmen haklıydı.
Demirtaş’ı kuşatan, onun birçok sözünü anında harcayan, “emanet oylar”dan“barış süreci”ne kadar “onun üzerinde bir irade” bulunduğunu beyan eden bir“vesayet sistemi” mevcut elbette.
Kimine göre “yasadışıdır”, kimine göre “doğal ve meşru”; bana göre, “vesayet, vesayettir.”
Üstelik bu da “askeri vesayet!”
***
Demirtaş da haklı elbette.
Arınç başka bir parti üzerindeki “vesayet”ten söz ederken, gelinim sana söylüyorum, kızım sen anla filan demiyorsa, “Vesayetin alası ve ağası”nı idrak eden yahut edemeyen AKP içinden söylüyor zaten bunları!
“Tek adam, tek otorite” nedir ki Meserret?