12 Eylül nasıl bitti!
Bugünün 12 Eylül olduğunu hatırlayan kaç kişi vardır bilmiyorum fakat hatırlayanların dahi artık meseleye farklı gözlerle baktıklarını düşünüyorum. Çünkü 12 Eylül artık...
Bugünün 12 Eylül olduğunu hatırlayan kaç kişi vardır bilmiyorum fakat hatırlayanların dahi artık meseleye farklı gözlerle baktıklarını düşünüyorum. Çünkü 12 Eylül artık bitmiştir. Ne demek istediğimi gerekir. Türkiye’de bu meseleleri yazıp çizenlerin dahi darbe sorununu açıklarken konuyu ‘askerin siyasete müdahalesi’ şeklinde bir iç mesele olarak gördüklerini unutulmamıştır. Zaman zaman, ‘bizim çocuklar duruma el koymuşlar’ vurgusu yapılarak ABD’ye gönderme yapılsa da darbe meselesi ağırlıklı olarak bir ‘iç mesele’ şeklinde ele alınmıştır.
Gerekçeleri hatırlatmaya ihtiyaç var mı? ‘Askerler ya gidişattan memnun değildirler ya reformlar geciktirilmektedir (sanırsınız ki askerler reform uzmanı veya hastasıdırlar) ya da Atatürk’ün yolundan sapmış (elbette Atatürk’ün yolunun neresi olduğunu bilmek, cuntacıların uzmanlık alanıdır) iktidara haddini bildirme vakti gelmiştir. Dahası var siyasiler memleketi batırmış ve sokakları anarşiye (ülkenin bütün sokak cadde ve neredeyse her