Bu seçim bütün seçimlerden farklıdır

Siz bakmayın kamuoyunun kimlerin Cumhurbaşkanı adayı olacağı haberleriyle meşgul olmasına, CHP’nin önceki Cumhurbaşkanı Gül dâhil sağcı veya muhafazakâr bir aday gösterme arayışı gibi...

Siz bakmayın kamuoyunun kimlerin Cumhurbaşkanı adayı olacağı haberleriyle meşgul olmasına, CHP’nin önceki Cumhurbaşkanı Gül dâhil sağcı veya muhafazakâr bir aday gösterme arayışı gibi bütün bu çabalarının, şimdiden bir öneminin kalmadığını artık iyi kötü Türkiye’yi tanıyan, anlayabilen herkes bilmektedir. AK Parti ve MHP’nin yaptığı ittifak sonucu, yapılacak seçimlerde artık devlet başkanının kim olacağı zaten belli olmuştur.

“Burada birkaç problem vardır. Bunlardan biri Ana Muhalefet Partisi’nin sağ veya muhafazakâr kimlikli aday arayışına girmesinin neyi ifade ettiği konusu, üzerinde durmayı gerektiren bir meseledir. Diğer bir konu, 15 yıllık bir iktidar dönemine rağmen, hâlâ AK Parti’nin neden yıpranıp, yorulmadan ülkenin sorunlarının önünde yürüyecek konumda olmasıdır. AK Parti’nin sorun çözme gücünün ortaya çıkan, karşılaşılan meselelerin gerisinde kalmayarak, ülkeyi daha ileri projelerle daha ileri hedeflere taşıyacak bir dinamizme sahip olduğunu göstermesi önemlidir.”

CHP SAĞ ADAY PEŞİNDE

Aslında geçtiğimiz 15 yıllık dönemde yapılanlar, Türkiye’nin geçirdiği değişimin ortaya koyduğu siyasi gerçek, bir muhalefet anlayışının, bir politik tavrın nasıl tarih dışına itildiğini, toplumsal temellerinin nasıl aşındığını ortaya koymuş olmaktadır. Bu bakımdan CHP’nin daha önce ‘irtica’ da dâhil ağır suçlamalar yönelttiği bir küçük partiye ümit bağlayarak, onun başkanı vasıtasıyla ortak bir Cumhurbaşkanı adayı aramasına şaşmamak lazımdır.

“CHP’nin siyaset anlayışı toplumsal gelişme düzeyinin gerisinde kaldığı gibi, parti yöneticileri de kendi siyaset anlayışlarından ümit kesmiş olacaklar ki kendilerini ‘sağ/muhafazakâr’ kimlikli bir aday bulma mecburiyetinde hissetmektedirler. CHP’nin sol bir parti olmadığını, hiçbir zamanda böyle bir siyaset ortaya koyamadığının üzerinde epeyce durulmuştur fakat bu iddiadan vazgeçecek duruma gelmesi, bunu açıkça söylemese de böyle arayışlara yönelmesi, bu partide sorunun daha da büyüdüğünü göstermez mi?”

Dahası, bırakalım sol parti olmayı bu partinin geleneksel ‘Cumhuriyetçi çizgiden’ de bu kadar uzaklaştığı bir başka zaman olmuş mudur? Bütün bu eleştirilere ‘biz taktik gereği böyle davranıyoruz, hedefimiz AK Parti’yi yenmek, Erdoğan’ı yeniden Cumhurbaşkanı seçtirmemektir’ diyerek itiraz etseler dahi durum değişmez, bu ancak politik güçlerinin kalmadığının açık itirafı olur.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Veda zamanı 26 Nisan 2021 | 702 Okunma Yarın ayın kaçı? 22 Nisan 2021 | 466 Okunma Sistem değişti de ne oldu! 19 Nisan 2021 | 228 Okunma Reel sektörün dinamizmine uygun para politikası 15 Nisan 2021 | 107 Okunma Karadeniz barışı 12 Nisan 2021 | 134 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar